She wanted to settle down with him in Arkhangelsk.
- O, Arkhangelsk'te onunla yerleşmek istiyordu.
Tom is ready to settle down and start a family.
- Tom yerleşmek ve bir aile kurmak için hazır.
He says that he wants to settle down.
- O yerleşmek istediğini söylüyor.
She wanted to settle down with him in Arkhangelsk.
- O, Arkhangelsk'te onunla yerleşmek istiyordu.
She wants to settle down and have children.
- O yerleşmek ve çocuk sahibi olmak istiyor.
We have a score to settle.
- Yerleşmek için bir puanımız var.
Tom refused to settle down.
- Tom yerleşmeyi reddetti.
Tom is ready to settle down and start a family.
- Tom yerleşmek ve bir aile kurmak için hazır.
Tom says that he wants to settle down.
- Tom yerleşmek istediğini söylüyor.
Tom refused to settle down.
- Tom yerleşmeyi reddetti.
They settled in Japan.
- Onlar Japonya'da yerleştiler.
They settled in Canada.
- Onlar Kanada'ya yerleştiler.
They are planning to settle in New Zealand.
- Yeni Zelandaya yerleşmeyi planlıyorlar.
They decided to settle in a suburb of London.
- Londra'nın bir banliyösüne yerleşmeye karar verdiler.
Tom and Mary live in a quiet residential neighborhood.
- Tom ve Mary sessiz bir yerleşim bölgesinde yaşıyorlar.
This residential area is comfortable to live in.
- Bu yerleşim alanı yaşamak için rahat.