yarışma

listen to the pronunciation of yarışma
Турецкий язык - Английский Язык
competition

He got a prize for winning the competition. - O, yarışmayı kazandığı için bir ödül aldı.

We should probably postpone the competition. - Biz muhtemelen yarışmayı ertelemeliyiz.

contest

Many students took part in the contest. - Çok sayıda öğrenci yarışmaya katıldı.

He was disqualified from taking part in the contest. - O, yarışmaya katılmaktan diskalifiye edildi.

contest, competition
bout

The wrestler had his right leg broken in a bout. - Bir yarışmada güreşçinin sağ bacağı kırıldı.

racing

Tom started racing at the age of thirteen. - Tom on üç yaşında yarışmaya başladı.

contest, competition: güzellik yarışması beauty contest
match

John represented his class in the swimming match. - John yüzme yarışmasında sınıfını temsil etti.

This soccer match is full of energetic and splendid competition. - Bu futbol maçı enerji dolu ve görkemli yarışmadır.

rivalry
emulation
meet

We are supposed to take part in the athletic meet tomorrow. - Yarın atletik yarışmaya katılmamız gerekiyor.

The athletic meet is an annual event. - Atletizm yarışması yıllık bir etkinliktir.

event

The diving competition is one of Mary's favorite events to watch in the Olympics. - Dalış yarışması Olimpiyatları izlemek için Mary'nin favori olaylardan biridir.

The athletic meet is an annual event. - Atletizm yarışması yıllık bir etkinliktir.

contestation
tournament

Tom won the fishing tournament. - Balık avı yarışmasını Tom kazandı.

gymkhana
competing

I want to keep competing. - Ben yarışmaya devam etmek istiyorum.

I'm looking forward to competing. - Ben yarışmayı dört gözle bekliyorum.

fray
yarışmak
compete

Tom wants to compete again. - Tom tekrar yarışmak istiyor.

yarışmak
race

Do you seriously want to race me? - Cidden benimle yarışmak istiyor musun?

yarışma düzenlemek
stage a competition
yarışma düzenlemek
have a contest
yarışma düzenlemek
hold a contest
yarışma düzenlemek
hold a competition
yarışma düzenlemek
organize a contest
yarışma düzenlemek
organize a competition
yarışma düzenlemek
run a contest
yarışma düzenleyicisi
matchmaker
yarışma pisti
lists
yarışma programı
giveaway
yarışma programı
quiz program
yarışma programı
giveaway show
yarışma programı
quiz show

We enjoyed the quiz show on television last night. - Dün gece televizyondaki yarışma programını beğendik.

yarışma programı sunucusu
question master
yarışma programı sunucusu
quizmaster
yarışmak
{f} contend
herkese açık yarışma
free-for-all
yarışmak
{f} emulate
yivli silah yarışma
(Avcılık) x-ring
yarışmak
vie
yarışmak
contest
yarışmalar
Competitions
herkese açık yarışma
free for all
heyecan dolu yarışma
(Televizyon) cliffhanger
heyecan dolu yarışma
(Televizyon) cliff-hanger
kupa için yarışma
plating
yarışmak
run
yarışmak
to race; to race against (each other)
yarışmak
to compete, contest, contend, vie
yarışmak
to race; to compete, to contend
çekişmeli yarışma
cliffhanger
ödüllü yarışma
prize competition
Турецкий язык - Турецкий язык
Ticarette üstünlük kazanma çabası, rekabet
Bilgi, yetenek, güzellik vb.nde üstünlüğünü göstermek için yarışmak işi, yarışım, müsabaka
Yarışmak işi, müsabaka
müsabaka
yarışım
Yarışmak
rekabet etmek
Yarışmak
karşılaşmak
yarışmak
Üstünlük kazanmak amacıyla bir yarışmaya katılmak
yarışmak
Başkalarından üstün olmaya çalışmak, rekabet etmek
yarışmak
Bir yarışmada başkalarından üstün olmak için çaba göstermek
yarışma
Избранное