unhappy event, unlucky state of things

Английский Язык - Турецкий язык

Определение unhappy event, unlucky state of things в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

pity

{i} merhamet

Ben çocuk için merhamet hissettim. - I felt pity for the boy.

Ben merhametini istemiyorum. - I don't want your pity.

pity

acımak

pity

merhamet etmek

pity

yazığı gelmek

pity

{i} yazık

Çok yazık, şarkıcı çok genç yaşta öldü. - It is a pity that the singer died so young.

Ne yazık ki gelemezsin. - It's a pity you can't come.

pity

{i} acınacak şey

pity

{i} acıma

Böylesine bir aptal için hiç acımam yok. - I don't have any pity for such a fool.

Katlandıkları şey için sadece acıma hissedebilirim. - I could only feel pity for what they were enduring.

Английский Язык - Английский Язык

Определение unhappy event, unlucky state of things в Английский Язык Английский Язык словарь

pity

Расстановка переносов

un·hap·py event, un·lu·cky state of things