to show (information, etc) in written form

listen to the pronunciation of to show (information, etc) in written form
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to show (information, etc) in written form в Английский Язык Турецкий язык словарь

write
(İnşaat) yazmak

O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz. - He never fails to write to his mother every week.

Onu yazmak birkaç saatimi aldı. - It took me several hours to write it.

write
yazı yazma

Yazı yazmak için bana biraz kağıt verin. - Give me some paper to write on.

Mary yazı yazmak istedi. - Mary wanted to write.

write
write in bir metne ilave yapma
write
(fiil) yazmak, kaleme almak, kâğıda dökmek, yazı yazmak; bestelemek, yazarlık yapmak; mektup yazmak
write
yaz

Lütfen bir dolmakalem ile yaz. - Please write with a pen.

Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın. - You must not write a letter with a pencil.

write
{f} bestelemek
write
write down yazmak
write
{f} yazı yazmak: He's learning to write. Yazı yazmayı öğreniyor
write
nothing towrite ome about bahsetmeye değmez
write
{f} yazarlık yapmak
write
{f} (bir şeyi) yazmak: Can you write your name? İsmini
write
{f} (wrote, writ.ten)
write
yazma

O her hafta annesine yazmaktan geri kalmaz. - He never fails to write to his mother every week.

Bir mektubu kurşun kalem ile yazmamalısın. - You must not write a letter with a pencil.

write
kaitplik etmek
write
(Sigorta) sigortalamak
write
{f} mektup yazmak

Mektup yazmak zorunda mıyım? - Do I have to write a letter?

Judy'ye bir mektup yazmak niyetindeyim. - I intend to write a letter to Judy.

write
teklif etmek
write
yazı ile yermek
write
{f} kâğıda dökmek
Английский Язык - Английский Язык
write

The due day of the homework is written in the syllabus.

to show (information, etc) in written form

    Расстановка переносов

    to show (information, etc) in writ·ten form

    Произношение

Избранное