to run on

Английский Язык - Турецкий язык

Определение to run on в Английский Язык Турецкий язык словарь

continue

devam ettirmek

continue

sürdürmek

Kadınlara yardımcı olmayı sürdürmek istiyorum. - I want to continue to help women.

continue

{f} devam etmek

Gezisine gizlice devam etmek zorunda kaldı. - He had to continue his trip in secret.

Ben eğitime devam etmek için karar verdim. - I've decided to continue studying.

continue

sürmek

continue

{i} devam

Bilgisayarların hiçbiri yanmış bir kartla çalışmaya devam edemez. - None of the computers can continue to run with a burnt card.

Matematik, yarın kalkarsan ve evrenin gittiğini keşfedersen yapmaya devam edebileceğin, bilimin bir parçasıdır. - Mathematics is the part of science you could continue to do if you woke up tomorrow and discovered the universe was gone.

(Bilgisayar) sürdür

İnatçılıklarını sürdürüyorlar. - They continue being stubborn.

Tom bu evli kadınla birlikte olmayı sürdürdü. - Tom continued his relationship with that married woman.

(Bilgisayar) sürdür devam et

{f} uzamak

devam et,v.devam et: n.devam

continue

sürdür devam et (mek)

run on

ilerlemek

run on

aynı satırdan başlamak

run on

(Fiili Deyim ) 1- hiç durmadan konuşmak 2- devam etmek

aynı satırdan başlayan

Английский Язык - Английский Язык

Определение to run on в Английский Язык Английский Язык словарь: To continue talking for a long time
She ran on and wouldn't let anyone get a word in edgeways.; To operate with a particular energy source
This car runs on bio-alcohol.; To continue without interruption
We can't afford for the performance to run on for more than the specified time.; talk or narrate at length; continue; continue uninterrupted; "The disease will run on unchecked"; "The party kept going until 4 A M "; talk or narrate at length continue uninterrupted; "The disease will run on unchecked"; "The party kept going until 4 A