to pay a social visit

listen to the pronunciation of to pay a social visit
Английский Язык - Турецкий язык

Определение to pay a social visit в Английский Язык Турецкий язык словарь

call
düşünmek

Düşünmek için zamanım yoktu. Kanaate dayalı karar almak zorundaydım. - I didn't have time to think. I had to make a judgment call.

call
ad takmak
call
uğramak
call
demek

Sana arkadaşım demekten utanç duyuyorum. - I am ashamed to call you my friend.

Sadece merhaba demek için arıyorum. - I'm just calling to say hi.

call
alısünle arama
call
{f} ara

Bu öğleden sonra beni ara. - Call me this afternoon.

İki gün içinde beni yeniden ara. - Call me again in two days.

call
farzetmek
call
varsaymak
call
{f} adlandırmak
call
bağırış
call
{f} telefonda konuşmak
call
{f} söylemek

Tom Mary'yi ona geç kalacağını söylemek için aradı. - Tom called Mary to tell her he'd be late.

Tom geç kalacağını Mary'ye söylemek için aradı. - Tom called to tell Mary that he'd be late.

call
ötüş ötme boru boru sesi
call
çağırma çağrı, çağırmak
call
çığlık
call
{i} telefon konuşması, konuşma
call
{i} ötüş
call
{f} ziyaret etmek

Biz, randevusuz başkalarını ziyaret etmekten kaçınmalıyız. - We must avoid calling on others without an appointment.

Bir gün seni ziyaret etmek istiyorum. - I would like to call on you one of these days.

call
{f} 1. (out) seslenmek, çağırmak; bağırmak: Did you just call me? Bana demin seslendin mi? He called out for help. ''İmdat!'' diye bağırdı. 2
call
kapıdan uğrama
Английский Язык - Английский Язык
call

We could always call on a friend.

to pay a social visit

    Расстановка переносов

    to pay a so·cial vis·it

    Турецкое произношение

    tı pey ı sōşıl vîzıt

    Произношение

    /tə ˈpā ə ˈsōsʜəl ˈvəzət/ /tə ˈpeɪ ə ˈsoʊʃəl ˈvɪzət/
Избранное