to let loose, unite, relax, free, part

Английский Язык - Турецкий язык

Определение to let loose, unite, relax, free, part в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

loosen

gevşetmek

Bir vidayı gevşetmek için, sola çevirin. - To loosen a screw, turn it to the left.

Tom biraz kaslarını gevşetmek zorunda. - Tom has got to loosen up a little.

loosen

bollaşmak

loosen

bollanmak

loosen

bolarmak

loosen

gevşet

Ben benim ayakkabı bağlarını gevşettim. - I loosened my shoelaces.

Bir vidayı gevşetmek için, sola çevirin. - To loosen a screw, turn it to the left.

loosen

çözmek

loosen

çözülmek

loosen

gevset

loosen

loosen gevşe/gevşet

loosen

{f} açılmak

loosen

{f} açmak

loosen

{f} gevşemek

Koşmadan önce gevşemek için birkaç egzersiz yapmayı severim. - I like to do a few exercises to loosen up before I run.

loosen

ishal etmek

loosen

(Tıp) İshal vermek

loosen

{f} yumuşatmak

loosen

{f} söktürmek

Английский Язык - Английский Язык

Определение to let loose, unite, relax, free, part в Английский Язык Английский Язык словарь

{v} loosen