Kanun, reşit olmayanların sigara içmesini yasaklıyor.
 - The law prohibits minors from smoking.
Sağlığının az olması onu seyahatten alıkoydu.
 - Poor health prohibited him from traveling.
Ebeveynlerim Tom'u tekrar görmemi yasakladılar.
 - My parents prohibited me from seeing Tom again.
Silah ihracatı yasaklandı.
 - Weapons export was prohibited.