to engage in romantic or sexual activities inside a nonmoving vehicle

Английский Язык - Турецкий язык

Определение to engage in romantic or sexual activities inside a nonmoving vehicle в Английский Язык Турецкий язык словарь

Связанные Термины

park

{f} park etmek

Buraya park etmek için izin aldın mı? - Did you get permission to park here?

Kanuna aykırı park etmekten, ona 5.000 yen ceza verdiler. - They fined him 5,000 yen for illegal parking.

park

{i} park

park

yeşil alan

park

(Bilgisayar) beklet

park

koymak

park

{f} park et

Tom Mary'ye başka bir yerde park etmesini söyledi. - Tom told Mary to park somewhere else.

Tom arabasını yanlış yere park ettiği için ceza ödemek zorunda kaldı. - Tom had to pay a fine because he parked in the wrong place.

park

bırakmak

park

{i} koruma altına alınmış arazi

park

{f} parketmek

park

(Askeri) PARK ETMEK: Top ve araçları garnizonda veya kampta muntazam bir şekilde tertiplemek

park

ordu mühimmatının biriktirildiği yer

park

bir araya biriktirmek

park

(isim) park, futbol sahası [brit.], koruma altına alınmış arazi, otopark, spor alanı

park

{i} futbol sahası [brit.]

park

vahşi hayvanlar için çitle ayrılmış geniş saha

park

{i} otopark

Tom otoparktaki her kirli araba ön camına adını yazdı. - Tom wrote his name on every dirty car windshield in the parking lot.

Ben yasadışı otopark için 20 dolar para cezasına çarptırıldım. - I was fined 20 dollars for illegal parking.

park

arabayı park etmek

Английский Язык - Английский Язык

Определение to engage in romantic or sexual activities inside a nonmoving vehicle в Английский Язык Английский Язык словарь

park

They stopped at a romantic overlook, shut off the engine, and parked.

Расстановка переносов

to en·gage in ro·man·tic or sex·u·al activities in·side a nonmoving ve·hi·cle