O, öğle yemeğinde zamanında olmak için babasına söz verdi.
- She promised her father to be in time for lunch.
İlerde ne olmak istiyorsun?
- What do you want to be in the future?
Leyla öldürülmek istiyordu.
- Layla wanted to be killed.
Hayvanlar öldürülmek zorundaydı.
- The animals had to be killed.