thro'

listen to the pronunciation of thro'
Английский Язык - Турецкий язык
bir uçtan bir uca '
thro
doğru

Adam Tom'a baktı, sonra sahne kapısından dışarı karanlık Londra caddesine doğru gözden kayboldu. - The man looked at Tom, then vanished through the stage door out into the dark London street.

Denizaltı yüzeye doğru ince bir buz tabakasını yarıp geçmek zorunda kaldı. - The submarine had to break through a thin sheet of ice to surface.

thro
kesintisiz
thro
baştan sona

Sincap güç kablosunu baştan sona çiğnedi. - The squirrel chewed through the power cable.

Tom baştan sona kadar derginin sayfalarını çevirdi. - Tom flipped through the pages of the magazine.

thro
arasından

Tom kalabalığın arasından ilerledi. - Tom made his way through the crowd.

Tom kalabalığın arasından ite kalka yol açtı. - Tom elbowed his way through the crowd.

thro
prep. bir uçtan bir uca, içinden, arasından, baştan başa, sayesinde, yüzünden
thro
doğruca
thro
sayesinde

Genetik mühendisliği sayesinde, mısır kendi böcek ilaçlarını üretir. - Through genetic engineering, corn can produce its own pesticides.

Diller taşa kazınmamıştır. Diller hepimizin sayesinde yaşar. - Languages are not carved in stone. Languages live through all of us.

thro
bir uçtan bir uca

İspanya'dan Parise Pirene'leri bir uçtan bir uca yürüdüm. - I hiked through the Pyrenees from Spain to Paris.

thro
direkt

O direkt gözyaşları ile cevap verdi. - She answered through tears.

thro
tamamen

Tom neredeyse tamamen burada. - Tom is about through here.

Sen tamamen ödevlerin aracılığıyla mısın? - Are you completely through with your homework?

thro
içinden

Bir grup kentin içinden geçit açtı. - A band led the parade through the city.

Maruyama nehri Kinosaki'nin içinden akar. - The Maruyama river flows through Kinosaki.

thro
yüzünden

Orman yangını dikkatsizlik yüzünden oldu. - The forest fire occurred through carelessness.

thro
baştan başa

İki çocuk araziyi baştan başa dolaştı. - The two boys traveled throughout the land.

through
yoluyla

Bilimsel çalışmalar yoluyla bu kayaların yaşını belirlemek olanaklıdır. - It is possible to determine the age of these rocks through scientific studies.

Matematiksel hesaplamalar yoluyla Le Verrier Uranüsün ötesindeki başka gezegenin varlığını tahmin etti. Bu gezegenin yer çekimi Uranüsün sıradışı hareketini açıkladı. - Through mathematical calculations, Le Verrier predicted the presence of another planet beyond Uranus. The gravitational pull of this planet would explain the unusual motion of Uranus.

through
baştan sona

Sincap güç kablosunu baştan sona çiğnedi. - The squirrel chewed through the power cable.

Sadece bunu baştan sona konuşalım. - Let's just talk this through.

through
aktarmasız
through
orasında burasında
through
arasında (bir gürültünün)
through
rağmen (bir gürültüye)
through
dolayımıyla
through
(Tıp) Vasıtasiyle, yolu ile
through
doğru

Deneme yanılma yoluyla doğru cevabı buldu. - Through trial and error, he found the right answer by chance.

Adam Tom'a baktı, sonra sahne kapısından dışarı karanlık Londra caddesine doğru gözden kayboldu. - The man looked at Tom, then vanished through the stage door out into the dark London street.

through
-e kadar
through
sonuna

Sonuna kadar görevi taşımalısın. - You must carry the task through to the end.

through
başından sonuna kadar
through
bitirmiş
through
içeriye

Tom içeriye arka kapıdan geldi. - Tom came in through the back door.

Tom tekrar kapıdan içeriye yürüdü. - Tom walked back in through the door.

through
süresince

O, gece süresince çalıştı. - He worked through the night.

through
bitmiş

Bu fabrika parçalardan bitmiş ürünlere kadar ölçünlenmiş entegre üretim sistemi kullanmaktadır. - This factory uses an integrated manufacturing system standardized from parts on through to finished products.

through
başarılı bir sonuca
through
(İnşaat) içinden, sona ermiş
through
(Yeni Sözcükler) boyunca

Hayatım boyunca, tüm dünyada seyahat etmekten ve birçok farklı uluslarda çalışmaktan büyük zevk aldım. - Throughout my life, I've had the great pleasure of travelling all around the world and working in many diverse nations.

O gün boyunca İngilizce duyar. - She hears English all through the day.

Английский Язык - Английский Язык
through

Vext the dim sea.

Thro' is sometimes used as a written abbreviation for through
thro
through
thro
A contraction of Through