the sudden onset of a disease

listen to the pronunciation of the sudden onset of a disease
Английский Язык - Турецкий язык

Определение the sudden onset of a disease в Английский Язык Турецкий язык словарь

attack
hücum etmek
attack
saldırı

Verdun Savaşında,Fransız güçleri bir Alman saldırısını durdurdu. - At the Battle of Verdun, French forces stopped a German attack.

Gizli servis onu saldırıya karşı koruyor. - The secret service guards him against attack.

attack
{i} hamle
attack
{f} tecâvüz etmek
attack
baskın yapmak
attack
yumulmak
attack
bozmak
attack
kriz

Babam dün bir kalp krizi geçirdi fakat yakınlarda bir kliniğe sahip olduğu için şanslıydı. - My father had a heart attack yesterday, but he was lucky to have a clinic close at hand.

O Pablo ile evleneceğini açıkça ilan ettiğinde, neredeyse büyük annesine kalp krizi geçirtecekti , halasının gözlerini yuvasından fırlattıracaktı fakat küçük kız kardeşi gururla baktı. - When he openly declared he would marry Pablo, he almost gave his grandmother a heart attack and made his aunt's eyes burst out of their sockets; however, his little sister beamed with pride.

attack
{f} tutulmak
attack
(Askeri) TAARRUZ: Bir hareket yapmak üzere tayyarelerin bir hedefe yaklaşması
attack
(Nükleer Bilimler) kemirme (kimya)
attack
{f} uğraşmak
attack
yakalanma tutulma
attack
{f} taarruz etmek
attack
{f} çatmak
attack
isabet etmek
attack
tutmak
attack
aleyhinde söylemek
attack
{i} çatma
Английский Язык - Английский Язык
attack
the sudden onset of a disease

    Расстановка переносов

    the sud·den on·set of a dis·ease

    Турецкое произношение

    dhi sʌdın ônset ıv ı dîziz

    Произношение

    /ᴛʜē ˈsədən ˈônˌset əv ə dəˈzēz/ /ðiː ˈsʌdən ˈɔːnˌsɛt əv ə dɪˈziːz/
Избранное