Onun bürosunu bulmak kolaydı.
 - Finding her office was easy.
İstasyonda biletimi bulurken büyük zorluk yaşadım.
 - I had great difficulty in finding my ticket at the station.
Bu önemli bir bulgudur.
 - This is a significant finding.
Çoğu bilim adamı, onun bulgusunun birazını düşünür.
 - Most scientists think little of his finding.
Onun bürosunu bulmak kolaydı.
 - Finding his office was easy.
Onun bürosunu bulmak kolaydı.
 - Finding her office was easy.
Hangisini alacağımıza karar vermeyi zor buluyoruz.
 - We're finding it difficult deciding on which one to buy.
Hangisini alacağıma karar vermeyi zor buluyorum.
 - I'm finding it difficult deciding on which one to buy.