that of a professor; hence, the office itself

listen to the pronunciation of that of a professor; hence, the office itself
Английский Язык - Турецкий язык

Определение that of a professor; hence, the office itself в Английский Язык Турецкий язык словарь

chair
başkan! (parlemento)
chair
ray yatağı
chair
mevki
chair
yönetmek
chair
profesörlük makamı
chair
iskemle

Sadece bir iskemle vardı. - There was only one chair.

chair
başkan

Bay Suzuki, eski bir Başbakan, komitenin başkanı olacak. - Mr Suzuki, who is a former Prime Minister, will be chairman of the committee.

Lütfen başkana hitap et! - Please address the chair!

chair
(tren rayı) kalası tutturan metal nesne
chair
başkanlık yapmak
chair
(fiil) sandâlyeye oturtmak, makama geçirmek, yetki vermek, başkanlık etmek, yönetmek
chair
(isim) sandalye, iskemle, koltuk; makam, başkanlık makamı, kürsü; elektrikli sandalye; tahtırevan
chair
{i} elektrikli sandalye

Elektrikli sandalye bir dişçi tarafından icat edildi. - Electric chair was invented by a dentist.

chair
{i} başkanlık makamı

Barry Taylor'un ismi başkanlık makamı için ileri sürüldü. - Barry Taylor's name has been put forward for the post of chairman.

chair
{f} makama geçirmek
chair
{i} kurul başkanı, başkan
chair
take the chair başkanlık makamın
chair
{f} sandâlyeye oturtmak
chair
{i} tahtırevan
chair
{i} iskemle, sandalye
Английский Язык - Английский Язык
chair
that of a professor; hence, the office itself

    Расстановка переносов

    that of a professor; hence, the of·fice it·self

    Произношение

Избранное