sustalı

listen to the pronunciation of sustalı
Турецкий язык - Английский Язык
with a safety catch
(something) which has a safety catch
switchblade

Tom pulled out a switchblade and stabbed Mary. - Tom bir sustalı çıkardı ve Mary'yi bıçakladı.

Tom pulled a switchblade from his pocket and clicked it open. - Tom cebinden bir sustalı çıkardı ve onu açtı.

spring
sustalı bıçak
switchblade knife
sustalı bıçak
clasp knife
sustalı kanca
spring hook
sustalı kavram
snap catch
sustalı kilit
spring lock
sustalı kilit
snap lock
sustalı çakı
jackknife
sustalı çakı
clasp knife
sustalı çakı
flick knife, switch blade
sustalı çakı
switchblade
Турецкий язык - Турецкий язык
Çakı
Sustası olan
SUSTALI
Sustası olan: "Elinde sustalı bir bıçakla köşeye oturdu."- A. İlhan. Çakı
sustalı çakı
Açıldıktan sonra sustasına basılmadıkça kapanmayan bir tür büyük çakı
sustalı
Избранное