Tom başaramayacağını düşündüğümüz şeyi başardı.
- Tom accomplished what we thought he wouldn't be able to accomplish.
Ken sonunda yapmak için yola çıktığı şeyi başardı.
- Ken finally accomplished what he set out to do.
O başarılı bir sanatçı.
- He's an accomplished artist.
O başarılı bir sanatçı.
- She's an accomplished artist.
Görevin ilk aşaması tamamlandı.
- The first stage of the mission has been accomplished.
Onlar misyonlarını tamamladılar.
- They accomplished their mission.