He ordered the book from the publisher in the United States.
- Kitabı ABD'deki yayıncıdan sipariş verdi.
A totally ordered set is often called a chain.
- Bütünüyle sipariş edilmiş bir takıma çoğunlukla bir zincir denilir.
Tom was sent on an errand to the store.
- Tom bir sipariş için dükkâna gönderildi.
Have you finished ordering?
- Siparişi bitirdin mi?
Ordering from catalogs saves you time and money without requiring you to leave the house.
- Kataloglardan sipariş verme evden ayrılmanızı gerektirmeden size zaman para kazandırır.
The order came too late.
- Sipariş çok geç geldi.
I canceled the order.
- Siparişi iptal ettim.
Waitress, I'd like to order.
- Garson, sipariş vermek istiyorum.
Would you like to order?
- Sipariş vermek ister misiniz?
Tom isn't the only one who wants to order a pizza.
- Tom pizza sipariş etmek isteyen tek kişi değil.
I'd like to order a pizza.
- Bir pizza sipariş etmek istiyorum.
Have you ever had anything custom made?
- Hiç sipariş üzerine yapılmış bir şey yedin mi?
If we place an order for more than 20 units, would you reduce the price?
- 20 kişiden fazla sipariş verirsek, fiyatta indirim yapıyor musunuz?
I'd like to order a pizza.
- Bir pizza sipariş etmek istiyorum.
Have you decided what you want to order?
- Sipariş etmek istediğiniz şeye karar verdiniz mi?
I have enclosed your order form.
- Sipariş formunuzu ekledim.
Have you ever had anything custom made?
- Hiç sipariş üzerine yapılmış bir şey yedin mi?