Английский Язык - Турецкий язык
Определение simple past tense and past participle of unsay в Английский Язык Турецкий язык словарь
- simple past tense
- (Dilbilim) geçmiş zaman
- simple past tense
- -di'li geçmiş zaman
- unsaid
- dile getirilmemiş
- unsaid
- {s} söylenmemiş
Sana olan aşkım sana her şeyi söylememe izin vermeyecek. Bazı şeyler söylenmemiş olarak bırakılsa iyi olur.
-My love for you won't let me tell you everything. Some things are better left unsaid.
Bazı şeylerin söylenmemiş olarak bırakılması daha iyidir.
-Certain things are better left unsaid.
- unsaid
- geri al
- unsaid
- bahsedil memiş
- unsaid
- {s} söylenmemiş, bahsedilmemiş
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение simple past tense and past participle of unsay в Английский Язык Английский Язык словарь
- unsaid
simple past tense and past participle of unsay
Расстановка переносов
sim·ple past tense and past par·ti·ci·ple of un·sayПроизношение
Resimler
Избранное