sevdiğiniz

listen to the pronunciation of sevdiğiniz
Турецкий язык - Английский Язык

Определение sevdiğiniz в Турецкий язык Английский Язык словарь

sev
{f} love

I love living with you. - Sizinle yaşamayı seviyorum.

I no longer love you. - Artık seni sevmiyorum.

sev
{f} loved

All our teachers were young and loved teaching. - Tüm öğretmenler gençtiler ve öğretmeyi sevdiler.

She is loved by everyone. - O herkes tarafından sevilir.

sev
{f} loving

It is pleasant to watch a loving old couple. - Sevgi dolu yaşlı bir çifti izlemek keyifli.

I can't imagine loving anybody as much as Tom seems to love Mary. - Tom'un Mary'yi seviyor göründüğü kadar çok birini sevmeyi düşünemiyorum.

sev
relish
Курдский Язык - Турецкий язык

Определение sevdiğiniz в Курдский Язык Турецкий язык словарь

sêv
elma