sense, understanding

listen to the pronunciation of sense, understanding
Английский Язык - Турецкий язык

Определение sense, understanding в Английский Язык Турецкий язык словарь

brains
{i} beyin

Tom ve Mary biraz beyin fırtınası yaptı. - Tom and Mary did some brainstorming.

Bütün gece beyin fırtınası yaparak ayaktaydım. - I was up all night brainstorming.

brains
{i} akıl, zekâ
brains
{i} zekâ

Keşke Tom'un zekasına sahip olsam. - I wish I had Tom's brains.

brains
{i} kafa

O, sorunu nasıl halledeceği hakkında kafa yoruyor. - He's racking his brains about how to deal with the matter.

Neden Tom kafasına ateş ederek intihar etti? - Why did Tom blow his brains out?

Английский Язык - Английский Язык
{n} brains