search; hunt

listen to the pronunciation of search; hunt
Английский Язык - Турецкий язык

Определение search; hunt в Английский Язык Турецкий язык словарь

searching
keskin
searching
{f} ara

Polisler saatlerce Tom'un evini aradılar fakat onlar cinayet silahını bulamadılar. - The police spent hours searching Tom's place, but they couldn't find the murder weapon.

Her şeyi düşünerek, on yıllık araştırmadan sonra, arkadaşım Slantsy bölgesinden bir kızla evlendi. - All in all, after ten years of searching, my friend got married to a girl from the Slantsy region.

searching
içe işleyen
searching
sıkı
searching
meraklı
searching
arıyor

Polis, neredeyse bir aydır çalınan eşyaları arıyor. - The police have been searching for the stolen goods for almost a month.

Haftalardır yavru köpeğimi arıyorum. - I've been searching for my puppy for weeks.

searching
{s} araştırıcı
searching
{s} inceden inceye araştıran
searching
{s} sıkı (araştırma)
searching
search ara
searching
{s} keskin (bakış)
searching
keskin searchinglyarayarak
searching
{s} nüfuz eden
searching
(isim) arama
Английский Язык - Английский Язык
searching
search; hunt
Избранное