Турецкий язык - Английский Язык
Определение saçak в Турецкий язык Английский Язык словарь
- {i} eaves
She hung the cage from the eaves.
-Kafesi saçaklardan asmıştı.
Flags had been hoisted on the eaves of houses.
-Bayraklar evlerin saçakları üzerine çekilmişti.
- fringe
- canopy
- water table
- (bina) entablature
- thrum
- (ipek veya pamuktan) chenille
- falbala
- phys. interference fringe, fringe
- raveling, threads that have raveled out
- tag
- eave or eaves (of a building)
- roof tree
- whisk
- eaves; fringe
- fringe (ornamental border made of threads, cords, leather)
- drip moulding
- drip
- (Telekom) icicle
The house has icicles on it.
-Bu evin üstünde saçak buzu var.
- furbelow
- valance
- cornice
- bargeboard
- stoa
- saçak altı
- stoa
- saçak buzu
- icicle
The house has icicles on it.
-Bu evin üstünde saçak buzu var.
- saçak buzu icicle
- (hanging from an eave)
- saçak gibi tüyler
- frill
- saçak kiremidi
- eaves tile
- saçak pervazı
- barge board
- saçak silmesi
- cornice
- saçak takmak
- fringe
- saçak takmak
- thrum
- saçak taşı
- copestone
- saçak taşı
- coping stone
- saçak yapmak
- thrum
- salkım saçak
- (hanging down) untidily, from every side, or in tatters
- salkım saçak
- hanging down in rags
- kalkan saçak silmesi
- bargeboard
Связанные Термины
Турецкий язык - Турецкий язык
Определение saçak в Турецкий язык Турецкий язык словарь
- Havlu, halı vb.nin kenarlarındaki iplik püskülü
- Bir yapının herhangi bir bölümünü güneş ve yağmurdan koruması için, o bölümden dışa taşkın ve altı boşta olarak yapılan örtü
- Halı dokumada kullanılan ip
- Görünüşü saçağı andıran, püskül
- Kenarlardaki iplik püskülü
- Bir gaz ortama yerleştirilen ve yüksek bir potansiyel verilen ve nesnenin yüzeyinde oluşan ışık olayı
- Havlu ya da halı kenarındaki püskül
- Görünüşü saçağı andıran, püskül: "Bak gene bir tutam saçak tütün kalmadı. bana yalnız tozları kalıyor."- M. Ş. Esendal
- Halı, havlu gibi şeylerin kenarındaki iplik püskül
- Bazı giyim eşyalarında veya döşemeliklerde kumaş kenarlarına dikilen süslü iplikten püskül
- Bir gaz ortama yerleştirilen ve yüksek bir potansiyel verilen ve nesnenin yüzeyinde oluşan ışık olayı(fiz.)
- (Osmanlı Dönemi) PERVAZ
- saçak bulut
- İnce, tüy gibi saçaklı görünüşü olan buz parçalarından oluşmuş beyaz bulut, sirrus
- saçak kök
- Buğdayda olduğu gibi asıl kökün çevresindeki ek köklerin gelişmesiyle oluşan kök topluluğu
- saçak kök
- Kök boğazının hemen alt kısmından başlayıp çok dallanmış olarak toprakta yüzeysel şekilde gelişen kök
- salkım saçak
- Dağınık, düzensiz, kalabalık bir durumda
- salkım saçak
- Parçalara ayrılmış
Связанные Термины
saçak
Расстановка переносов
sa·çakПроизношение
Resimler
История
Избранное