roused.

listen to the pronunciation of roused.
Английский Язык - Турецкий язык

Определение roused. в Английский Язык Турецкий язык словарь

angry
öfkeli

Öfkeli kalabalık binaya saldırdı. - The angry mob attacked the building.

Neden bu kadar öfkelisin? - Why are you so angry?

angry
{s} kızmış

Tom geç kaldığı için kendine kızmıştı. - Tom was angry with himself for being late.

O, doğal olarak çok kızmıştı. - He was naturally very angry.

angry
kızgın

Tom kızgın ayıdan kaçmak için elinden geldiği kadar hızlı koştu. - Tom ran as fast as he could to escape from the angry bear.

Sebep olmadan asla kızgın olmam. - I'm never angry without reason.

angry
sinirli

Sinirli olmadığını umut ediyorum. - I hope that you are not angry.

Tom sinirli ve öfkeli görünüyor. - Tom seems frustrated and angry.

angry
{s} hiddetli

Oldukça hiddetli görünüyorsun. - You look pretty angry.

angry
kabarmış
angry
(hava) fırtınalı
angry
gazaplı
angry
darılmak
angry
dargın
angry
{s} hırslı
angry
gazapla
angry
angrily hiddetle
angry
angry about a thing bir meseleden dolayı darılmış
angry
(sıfat) kızgın, kızmış, hırslı, öfkeli, hiddetli, iltihaplı, kızarmış, fırtınalı
angry
{s} kızarmış
angry
gücenmiş darılmış
angry
{s} fırtınalı
Английский Язык - Английский Язык
Simple past tense and past participle of rouse
Rous
American pathologist. He shared a 1966 Nobel Prize for his discovery of tumor-producing viruses
Rous
{i} family name; Francis Peyton Rous (1879-1970), United States pathologist who won the Nobel prize in Physiology or Medicine in 1966 for discovering viruses that cause tumors
rous
United States pathologist who discovered viruses that cause tumors (1879-1970)
roused
past of rouse
roused
angry