present participle of paint

listen to the pronunciation of present participle of paint
Английский Язык - Турецкий язык

Определение present participle of paint в Английский Язык Турецкий язык словарь

painting
{i} tablo

Bunlar kimin tabloları? - Whose paintings are these?

İnsanlar onun tablolarını beğenmek için geldiler. - People came to like her paintings.

painting
{i} resim

Duvarda birçok resim vardır. - There are many paintings on the wall.

Resim neredeyse bitti. - The painting is all but finished.

painting
yağlı boya

Ünlü yağlı boya resim açık artırmada 2 milyon dolara satıldı. - The famous oil painting was sold at the auction for 2 million dollars.

Eski İtalyan yağlı boya resim hiç halkın içinde sergilenmedi. - The old Italian oil painting was never exhibited in public.

painting
boyayarak

Tom ve arkadaşları öğleden sonrayı ahırı boyayarak geçirdi. - Tom and his friends spent the afternoon painting the barn.

Tom sabahı tavanı boyayarak geçirdi. - Tom spent the morning painting the ceiling.

painting
boyama resim
painting
nakkaşlık
painting
yağlıboya resim
painting
keste
painting
ressamlık

Ressamlık onun hayatının büyük aşkıydı. - Painting was the great love of his life.

O, ressamlık için yeteneklidir. - He has an aptitude for painting.

painting
{f} boyama

John kapıyı boyamaktadır. - John has been painting the door.

Tom çiti boyamak için çok fazla zaman harcamak niyetinde değildi. - Tom didn't intend to spend so much time painting the fence.

painting
resim yapma sanatı
painting
{i} resim sanatı

O, resim sanatını mükemmelliğe taşıdı. - He brought the art of painting to perfection.

İş resim sanatına gelince tam bir amatörüm, ama bu tabloyu gerçekten beğeniyorum. - I'm just an amateur when it comes to art, but I really like this painting.

painting
resmet/boya
painting
{i} boyacılık, badanacılık
painting
boyacılık/ressamlık/resim
Английский Язык - Английский Язык
painting
present participle of paint

    Расстановка переносов

    pres·ent par·ti·ci·ple of paint

    Произношение

Избранное