ones personal freedom to think or be oneself

listen to the pronunciation of ones personal freedom to think or be oneself
Английский Язык - Турецкий язык

Определение ones personal freedom to think or be oneself в Английский Язык Турецкий язык словарь

space
{i} aralık
space
{i} uzay

Uzayda hiç kimse senin çığlığını duyamaz. - In space, no one can hear you scream.

Uzayı işgâl edeceğimiz ve Ay'a yolculuk yapacağımız gün yakında gelecek. - The day will soon come when we will conquer space and travel to the moon.

space
{i} ara

Tom arabasını park yerinden çıkardı. - Tom backed his car out of the parking space.

Uzay ve zaman arasında. - Between space and time.

space
aralamak
space
mahal
space
süre

Hava atomları ve molekülleri sürekli egzosferden uzaya kaçmaktadır. - Air atoms and molecules are constantly escaping to space from the exosphere.

Uzay yürüyüşleri genellikle işe bağlı olarak, beş ve sekiz saat arasında sürer. - Spacewalks usually last between five and eight hours, depending on the job.

space
aralıklara bölmek
space
espas
space
müddet
space
atlama

Yer yokluğu yüzünden bu sorunu atlamak zorunda kaldım. - I had to leave out this problem for lack of space.

space
(İnşaat) yer,uzay,aralık
space
(Tıp) Ara, aralık, mesafe, boşluk, spatium
space
{f} aralık bırakmak
space
aralık koymak
space
{f} boşluk bırakmak
space
ara ver/aralıklı diz
space
{f} aralıklı dizmek
space
{i} mesafe: in the space of ten miles on millik
space
(fiil) ara vermek, boşluk bırakmak, aralık bırakmak, espas koymak, aralıklı dizmek
space
boşluk,v.boşluk bırak: n.boşluk
Английский Язык - Английский Язык
space
ones personal freedom to think or be oneself

    Расстановка переносов

    ones per·son·al Free·dom to think or be one·self

    Турецкое произношение

    wʌnz pırsînîl fridım tı thîngk ır bi wʌnself

    Произношение

    /ˈwənz ˈpərsənəl ˈfrēdəm tə ˈᴛʜəɴɢk ər bē ˌwənˈself/ /ˈwʌnz ˈpɜrsɪnɪl ˈfriːdəm tə ˈθɪŋk ɜr biː ˌwʌnˈsɛlf/
Избранное