one another, each to the other

listen to the pronunciation of one another, each to the other
Английский Язык - Турецкий язык

Определение one another, each to the other в Английский Язык Турецкий язык словарь

each other
birbirine

İki leydi birbirine gülümsedi. - The two ladies smiled at each other.

Tom ve Mary birbirine sürekli yalan söyler. - Tom and Mary lie to each other all the time.

each other
yekdiğerini
each other
birbiri

Japonya ve Çin, pek çok yönden birbirinden farklıdır. - Japan and China differ from each other in many ways.

Biz birbirimizi tanımıyoruz. - We don't know each other.

each other
birbirini

Bu iki çizgi birbirini dik açıyla kesmektedir. - These two lines cut across each other at right angles.

Birbirinizi tanıyor musunuz? - Do you know each other?

each other
birbirlerini

Onlar asla birbirlerini tekrar görmeyeceklerdi. - They were never to see each other again.

Sanki yıllarca birbirlerini görmemişler gibi İki insan yürekten tokalaşıyorlardı. - The two people were shaking hands heartily as if they had not seen each other for years.

each other
birbirimizi

Biz birbirimizi tanımıyoruz. - We don't know each other.

Birbirimizi anlamaya çalışarak yakınlaşırız fakat sadece birbirimizi incitiriz ve ağlarız. - We get closer, trying to understand each other, but just hurt each other and cry.

Английский Язык - Английский Язык
each other
one another, each to the other
Избранное