Çinliler cana yakın bir millettir.
 - The Chinese are a friendly people.
Almanlar tutumlu bir millettir.
 - Germans are a frugal people.
Yahudiler Tanrı tarafından seçilmiş bir ulustur.
 - Jews are a people chosen by God.
Amerikalılar demokratik bir ulustur.
 - The Americans are a democratic people.
Seyahat, insanları bilgili yapar.
 - Traveling makes people knowledgeable.
Kasabada veya kasabanın yakınında bir veya iki büyük fabrika kurulduysa, insanlar iş bulmaya gider, ve yakında bir endüstriyel alan büyümeye başlar.
 - After one or two large factories have been built in or near a town, people come to find work, and soon an industrial area begins to develop.
Dünyada birçok insan açtır.
 - Many people in the world are hungry.
Dünyanın her yerinde çok sayıda insanlar barış istiyorlar.
 - A lot of people want peace all over the world.
Kalabalık bir insan grubu toplandı.
 - A large crowd of people gathered.
İnsanları işaret etmek kalabalıktır.
 - It is rude to point at people.
Onun romanları genç kişiler arasında ünlüdür.
 - His novels are popular among young people.
Tom piyanosunu taşımak için ona yardım edecek bazı kişiler arıyordu.
 - Tom was looking for some people to help him move his piano.
Hiç kimse tam olarak kaç kişinin kendilerini hippi kabul ettiklerini bilmez.
 - No one knows exactly how many people considered themselves hippies.
Yanan arabalar, ölen insanlar vardı ve kimse onlara yardımcı olamadı.
 - There were cars burning, people dying, and nobody could help them.
Konserde çok fazla kişi vardı.
 - There were too many people at the concert.
Sadece birkaç kişi beni anladı.
 - Only a few people understood me.