İki kere ölç, bir kere kes.
- Measure twice, cut once!
Okunmayı hak eden bir kitap iki kere okunmayı hak eder.
- A book worth reading is worth reading twice.
Gelirin, benimkinin yaklaşık iki katı kadar büyük.
- Your income is about twice as large as mine is.
Bu tünel onun iki katı kadar uzundur.
- This tunnel is twice as long as that one.
Komite ayda iki kez toplanır.
- The committee meets twice a month.
Dişlerini günde en az iki kez fırçala.
- Brush your teeth twice a day at least.
Yıldız Savaşlarını iki defa izledim.
- I have seen Star Wars twice.
İki defa aynı hatayı yaptı.
- He has made the same mistake twice.