Английский Язык - Турецкий язык
Определение object orbiting a celestial object в Английский Язык Турецкий язык словарь
- satellite
- uydu
Daha sonra kralların kişisel muhafızlarına uydular deniyordu.
-Later the personal guards of kings were called satellites.
ESA yörüngeye bir uydu yerleştirdi.
-The ESA put a satellite into orbit.
- satellite
- (Askeri) UYDU, PEYK: Bir başka cismin çevresinde dönen, tabi durumdaki bir cisim. Bak. "center of mass"
- satellite
- satellit
- satellite
- (Tıp) Kendisinden daha büyük oluşuma bağlı olarak hareket gösteren veya ona eşlik eden aynı cinsten daha küçük oluşum, peyk, satelit
- satellite
- uydukent
- satellite
- bağımlı ülke
- satellite
- satelit
- satellite
- büyük bir kimsenin peşinde dolaşan kimse
- satellite
- yapay uydu
Bugün yapay uydularımız dünya çevresinde dönüyor.
-Today our artificial satellites are revolving around the earth.
İnsanoğlunun uzaya yolculuğu 1957'de Sovyetler Birliği'nin ilk yapay uydu Sputnik'i fırlattığında başladı.
-Mankind's journey into space began in 1957 when the Soviet Union launched Sputnik, the first artificial satellite.
- satellite
- {i} peyk
- satellite
- (Tıp) Ana kromozom'a, sap şeklinde ince uzantı ile tutunmuş küçük kromozom parçası
- satellite
- bir gezegenin uydusu
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение object orbiting a celestial object в Английский Язык Английский Язык словарь
- satellite
object orbiting a celestial object
Расстановка переносов
ob·ject orbiting a ce·les·tial ob·jectТурецкое произношение
ıbcekt ôrbıtîng ı sılesçıl ıbcektПроизношение
/əbˈʤekt ˈôrbətəɴɢ ə səˈlesʧəl əbˈʤekt/ /əbˈʤɛkt ˈɔːrbətɪŋ ə səˈlɛsʧəl əbˈʤɛkt/
Resimler
Избранное