O artık öfkesini tutamadı. - He could no longer contain his anger.
O artık öfkesini tutamadı.
He could no longer contain his anger.
Artık onu istemiyorum. - I no longer want that.
Artık onu istemiyorum.
I no longer want that.
Daha fazla tehlikede değiliz. - We're no longer in danger.
Daha fazla tehlikede değiliz.
We're no longer in danger.
Daha fazla bekleyemeyebilir. - He may wait no longer.
Daha fazla bekleyemeyebilir.
He may wait no longer.