Ek olarak yaşlılar birbirleriyle sosyalleşebilsin ve Amerikan hayatının aktif üyeleri olarak kalabilsinler diye birçok topluluk kurulmuştur.
- In addition many groups have been formed so that the elderly can socialize with one another and remain active participants in American life.
Hayat hiç bitmez fakat dünyadaki hayat biter.
- Life never ends but earthly life does.
Ülkesi için canından vazgeçti.
- He gave up his life for his country.
Sağlık ve canlılık uzun hayat için gereklidir.
- Health and vitality are important for long life.
Sana uzun bir ömür verebilirim.
- I can give you a long life.
Bilirsin çok şanslısın! Böyle bir şey bir ömür boyu sadece bir kez olur.
- You're very lucky you know! A such thing happen only once in a lifetime.
Bütün hayvan türleri yaşamak için içgüdüsel dürtüye sahiptir.
- All forms of life have an instinctive urge to survive.
Kendi yaşamını riske atarak çocuğu kurtardı.
- He saved the boy at the risk of his own life.
Sağlık ve canlılık uzun hayat için gereklidir.
- Health and vitality are important for long life.
Bebek şaşırtıcı bir biçimde canlı gibiydi.
- The doll was surprisingly lifelike.
Sağlık ve canlılık uzun hayat için gereklidir.
- Health and vitality are important for long life.