minnettar

listen to the pronunciation of minnettar
Турецкий язык - Английский Язык
thankful

Being deeply thankful, he tried to express his thanks. - Derinden minnettar olduğu için, teşekkürlerini ifade etmeye çalıştı.

Tom is extremely thankful to Mary for her help. - Tom Mary'ye onun yardımı için son derece minnettar.

grateful

I'm grateful for the invitation. - Ben, davet için minnettarım.

I am very grateful for your help. - Yardımın için çok minnettarım.

obliged

I am much obliged to you for your kindness. - Ben nezaketin için sana çok minnettarım.

I'd be much obliged if you could give me a lift into town. - Beni kasabaya kadar götürebilirsen çok minnettar olurum.

indebted
Grateful, indebted, thankful, obliged, appreciative
appreciative

Tom said he was appreciative. - Tom minnettar olduğunu söyledi.

They were very appreciative. - Onlar çok minnettardı.

grateful (to); indebted (to)
appreciatory
beholden

He will not be beholden to special interests. - O özel ilgilere minnettar olmayacak.

I will not be beholden to special interests. - Ben özel ilgilere minnettar olmayacağım.

touched
minnettar olmak
be grateful

What do I have to be grateful for? - Ne için minnettar olmak zorundayım?

What do you have to be grateful for? - Ne için minnettar olmak zorundasın?

minnettar olmak
appreciate
minnettar olmak
be indebted to smb
minnettar olmak
owe to
minnettar kalmak
grateful to
minnettar bir şekilde
thankfully
minnettar bir şekilde
indebtedly
minnettar bırakmak
oblige
minnettar kalmak
remain grateful
minnettar kılmak
oblige
minnettar olmak
to be obliged to sb
minnettar olmak
be obliged to
minnettar olmak
owe
minnettar olmak
be in smb.'s debt
minnettar olmak
be obliged
minnettar olmak
be under an obligation
minnettar olmayı gerektiren unsur
cause to be thankful
Турецкий язык - Турецкий язык
Birinden gördüğü iyiliğe karşı teşekkür borcu olan, gönül borçlusu
(Osmanlı Dönemi) bir iyiliğe karşı minnet duyan, yük altında kalır gibi birisinin iyiliğine karşı mahcubiyet
Birinden gördüğü iyiliğe karşı teşekkür borcu olan kimse, gönül borçlusu: "Beni de aranıza aldığınıza minnettarım."- H. Taner
minnettar
Избранное