mahkumiyet

listen to the pronunciation of mahkumiyet
Турецкий язык - Английский Язык
condemnation
(Hukuk) conviction, sentence
conviction

Tom has at least one conviction for drunken driving. - Tom'un sarhoşken araba sürmekten en az bir mahkumiyeti var.

Sami launched a campaign to overturn his conviction. - Sami mahkumiyetini bozmak için bir kampanya başlattı.

(Kanun) sentence
spot
doom
mahkûmiyet
the term of one's sentence, the length of one's sentence
mahkûmiyet
law
mahkûmiyet
being under sentence
mahkûmiyet
conviction, sentence, condemnation
mahkumiyet kararı
verdict of conviction
mahkumiyet kararı
conviction
mahkumiyet şartları
(Hukuk) detention conditions
mahkûmiyet
spot
ağır mahkumiyet
heavy sentence
sivil mahkemece mahkumiyet
(Askeri) conviction by civil court
Турецкий язык - Турецкий язык
Hüküm giyilen süre
Hüküm giymiş olma durumu
mahkumiyet
Избранное