loading(a)

listen to the pronunciation of loading(a)
Английский Язык - Турецкий язык

Определение loading(a) в Английский Язык Турецкий язык словарь

loading
yükleme

Kamyonu yüklemeye hazırız. - We're ready to begin loading the truck.

Tom kamyona yükleme yapmayı bitirdi. - Tom finished loading the truck.

loading
(Askeri) YÜKLEME: Birliklerin, teçhizatın ve ikmal maddelerinin gemilere, uçaklara, trenlere, kara nakil araçlarına ve diğer nakil araçlarına konması işlemi. Bak. "administrative loading", "block stowage loading", "bulk loading", "cargo", "combat loading", "commercial loading", "commodity loading", "convoy loading", "cross-loading (personnel) ", "endurance loading", "horizontal loading", "preload loading", "rail loading", "selective loading", "unit loading", "vertical loading"
loading
doldurma
loading
sürşarj
loading
ek maliyet
loading
{f} yükle

Bu kamyonetin yükleme kapasitesi nedir? - What is the loading capacity of that van?

Tom silahını yüklemeye başladı. - Tom started loading the gun.

loading bridge
yükleme köprüsü
loading capacity
yükleme kapasitesi
loading capacity
yükleme sığası
loading coil
yükleme bobini
loading dose
yükleme dozu
loading gauge
yük gabarisi
loading hopper
yükleme hunisi
loading instruction
yükleme yönergesi
loading mechanism
doldurma tertibatı
loading note
taşıma senedi
loading note
hamule senedi
loading point
yükleme yeri
loading programme
yükleme bağdarlaması
loading programme
yükleme programı
loading ramp
bindirme rampası
loading ramp
yükleme rampası
loading routine
yükleme yordamı
loading speed
yükleme hızı
loading tray
yükleme tablası
Loading game
oyun yükleniyor
Loading game
oyunu yüklüyor
loading dock
yükleme dokuna
loading note
hamule senedi, taşıma senedi
loading time
yükleme süresi
loading weight
yükleme ağırlığı
loading
ağırlaşması veya kalınlaşması için herhangi bir şeye katılan madde
loading
{i} yük

Şimdi gemiye kömür yüklüyorlar. - They are loading coal into a ship now.

Onlar gemiye petrol yüklüyorlar. - They are loading oil into the ship.

loading
masrafları karşılamak için prime eklenen miktar
loading
{i} film takma
loading barrow
(Askeri) TEKERLEKLİ MERMİ TESKERESİ: Ağır bir mermiyi topa doldurmak için kullanılan küçük araba veya teskere
loading chart
(Askeri) (AIRCRAFT) YÜKLEME ŞEMASI (UÇAK): Nakledilebilecek yüklerin uçakta konabileceği yeri gösteren, kontrol listeleri, denge kayıtları ve ağırlık ve denge beyanlarıyla ilgili uçakta taşınan bir dizi dökümandan biri
loading condition
yükleme şartı
loading condition
yük şartı
loading condition
yük hali
loading condition
yük durumu
loading cycle
yükleme çevrimi
loading equipment
yükleme ekipmanı
loading factor
(Nükleer Bilimler) yükleme faktörü
loading instructions
yükleme talimatları
loading mechanism
(Askeri) DOLDURMA MEKANİZMASI, DOLDURMA TERTİBATI: Ateşli silahlarda doldurma mekanizması
loading officer
(Askeri) BİNDİRME VE YÜKLEME SUBAYI: Kıta, teçhizat ve ikmal maddelerini gemi, tren ve hava indirme harekatında hava araçlarına bindirmek üzere görevlendirilmiş kıta subayı. Bak. "unit loading officer"
loading path
yükleme yolu
loading plan
(Askeri) YÜKLEME PLANI: Bir araya getirildiklerinde kara, deniz ve demiryollarıyla veya hava ulaştırma vasıtalarıyla intikal eden bir veya daha fazla birlik veya diğer özel personel grupları ya da malzeme için personelin tertiplenmesi ve teçhizatın yüklenmesiyle ilgili tüm talimatları temsil eden tek tek hazırlanmış dökümanların tümü. Bak. "ocean manifest"
loading platform
(Askeri) YÜKLEME RAMPASI: Ambar vesair binaların ön tarafında bulunan, eşyanın vagon ve kamyonlara yükletilmesinde faydalanılan platform
loading point
(Askeri) BİNDİRME VE YÜKLEME NOKTASI: Personelin, gemi, tren, kamyon, uçak vesaireye bindirildiği ve ikmal maddeleri ile teçhizatın yüklendiği nokta
loading rate
yükleme hız
loading site
(Askeri) YÜKLEME BÖLGESİ (MEVZİİ): Bir kaç yükleme noktasını kapsayan bölge
loading skip
yükleme kovası
loading table
(Askeri) YÜKLEME KAPASİTE ÇİZELGESİ: Çeşitli tipte tren, gemi, hava aracı vesaireye yüklenmesi caiz yük miktarlarını gösteren çizelge veya şema
loading tray
(Askeri) MERMİ YATAĞI: Bazı otomatik silahlarda, özellikle hava savunma silahlarından, mermileri kamaya süren oyuk kızak
commodity loading
(Askeri) blok yükleme
cyclic loading
(İnşaat) tekrarlı yükleme
fool loading
maksimum yükleme
fool loading
tam yükleme
live loading
hareketli yükleme
muzzle loading
(Askeri) ağızdan yüklemeli
breech loading
kuyruktan dolma
coefficient of loading
yükleme katsayısı
coil loading
bobin yükleme
combat loading
muharebe yüklemesi
disk loading
disk yüklemesi
dynamic linking and loading
dinamik bağlantılama ve yükleme
horizontal loading
yatay yükleme
port of loading
yükleme limanı
self-loading
(tabanca) yarı otomatik
shock loading
şoklu yükleme
tin loading
kalay şarjı
boiler loading
kazan yüklenmesi
breech loading field gun
(Askeri) Kamadan doldurulan sahra topu
breech-loading
makat yükleme
front loading
on yükleme
front loading washer
önden yüklemeli yıkayıcı
random loading
rastgele yükleme
sparse loading
boş yer bırakarak yükleme
surface loading rate
(Mühendislik) Yüzey yükleme hızı
to loading
yükleme
water loading
su yükleme
(gabarit international de chargement) international loading gauge
(Askeri) (gabarit international de chargement) uluslar arası yükleme mastarı (ölçü birimi)
Tube loading and cop removing station
(Tekstil) Masura takma ve kops alma istasyonu
Tube loading station
(Tekstil) Masura takma istasyonu
Tube loading station Placing tubes
(Tekstil) Masura takma
administrative loading
(Askeri) İDARİ YÜKLEME: Taktik değerlendirmelere bağlı kalmaksızın öncelikle, asker ve yük kapasitesinden azami düzeyde faydalanmaya önem veren yükleme sistemi. Ayrıca bak: "commercial loading" and "loading"
advanced ambulance loading post
(Askeri) İLERİ AMBULANS BİNDİRME YERİ: Bak. "ambulance loading post"
after loading technique
(Nükleer Bilimler) sonradan yükleme tekniği
air loading table
(Askeri) HAVA YÜKLEME ÇİZELGESİ: Kara birlikleri tarafından kullanılan esas bilgi kayıt kağıdı. Bu çizelge; hava araçlarından her birine yüklenen yük ile ilgili bilgiyi ihtiva eder. Tabur komutanı, bölüklerin ihtiyaçlarına dayanan hava yükleme çizelgesini hazırlar, Bu çizelge, tabur harekat emrinin bir ekidir. Bilgi edinmesi için hava kıta nakliye komutanına veya hava kuvveti komutanına gönderilir, ya da her ikisine birden verilebilir. Ayrıca bakınız: "loading table"
aircraft loading table
(Askeri) UÇAK YÜKLEME ÇİZELGESİ: Kuvvet birlik komutanı tarafından kullanılan ve herbir uçağa fiilen yüklenen yükle ilgili bilgileri kapsayan veri çizelgesi
ambulance loading post
(Askeri) AMBULANS BİNDİRME YERİ: Normal olarak, ambulans mekiğinin en ilerisinde, hasta ve yaralıları tahliye için bir veya daha çok ambulansın bulunduğu bir nokta. Bu nokta, genellikle, bir sıhhi yardım istasyonundadır. İleri ambulans bindirme durağı, sıhhi yardım istasyonunun ilerisinde bulunan bir duraktır. Bak. "advanced ambulance loading post"
ammunition loading line
(Askeri) MÜHİMMAT TERKİP ATELYESİ: Bir tesiste, birbirine benzer mühimmat kalemlerinden herhangi bir gruba ait ana parçaların birleştirilmesi için, tam bir işletme tesisi halinde kurulmuş bina, teçhizat ve lüzumlu tesisattan ibaret kolaylık tesisleri grubu
axle loading
(Otomotiv) azami dingil yükü
batch loading
(Nükleer Bilimler) yığın yüklemesi
belt loading machine
(Askeri) ŞERİT DOLDURMA MAKİNESİ, DOLDURMA MAKİNESİ: Şerit ile beslenen bir otomatik silahın fişek şeridine fişeklerin takılması için yapılmış makine. Buna "belt filling machine" de denir
blade loading
(Havacılık) pala yüklemesi
blast loading
(Çevre) darbe yüklemesi
block stowage loading
(Askeri) BLOK İSTİF YÜKLEME: Belirli bir yere gidecek bütün yük bir arada istiflenecek şekilde bir yükleme usulü. Maksat, gittiği yerde, yükün, diğer noktalara ait yüklere zarar vermeden, süratle tahliyesini kolaylaştırmaktır. Ayrıca bakınız: "loading"
bulk loading
(Askeri) kitle yükleme
bulk loading
dökme yükleme
bulk loading
(Askeri) karışık yükleme
bulk loading
(Askeri) KARIŞIK YÜKLEME, KİTLE YÜKLEME: İkmal maddelerinin; sınıf, hizmet veya cins ayrımı yapmaksızın, bir geminin bütün taşıma kapasitesinden faydalanılacak şekilde istiflenmesi. Ayrıca bakınız: "loading"
canopy loading
(Havacılık) kanopi yüklemesi
cargo and loading analysis table
(Askeri) kargo ve yükleme analiz tablosu
cartridge loading
(Havacılık) kartuş yükü
cease loading
(Askeri) YÜKLEMEYİ DURDUR: Topçu ve deniz topçu ateşi desteğinde, mermilerin silaha doldurulması işleminin geçici olarak durdurulduğunu belirtmek üzere iki veya daha fazla atımlık ateş esnasında kullanılan emir
cease loading
(Askeri) doldurmayı durdur! komutu
central loading
merkezi yükleme
centric loading
(Jeoloji) merkezi yükleme
clip loading machine
(Askeri) FİŞEK BAĞI DOLDURMA MAKİNASI: Fişekleri bir fişek bağına yerleştirmek için kullanılan cihaz
combat loading
(Askeri) MUHAREBE YÜKLEMESİ: Birliğin bindirilmesinde; personel tertibi ile teçhizat ve ikmal maddeleri istifinin muhtemel taktik harekata uygunluk dikkate alınarak yapılması. Her yük kalemi istenilen anda boşaltılabilecek şekilde istiflenir
combat loading
(Askeri) muharebe bindirmesi
combat spread loading
(Askeri) dağınık muharebe yüklemesi
combat spread loading
(Askeri) DAĞINIK (BÖLÜNMÜŞ) MUHAREBE YÜKLEMESİ: Bindirmede; yüklerin ayrı ayrı gemilere yüklenmesi
combat unit loading
(Askeri) MUHAREBE BİRLİĞİ BİNDİRMESİ, MUHAREBE BİRLİĞİ YÜKLEMESİ: Bir birliği; indirildiği zaman harekata hazır olabilecek şekilde, esas muharebe teçhizatı, ikmal maddeleri, motorlu vasıtaları ve hayvanlarıyla birlikte, bir gemiye, uçağa, kamyona veya trene yükleme usulü
combat unit loading
(Askeri) muharebe birliği yüklemesi
combat unit loading
(Askeri) muharebe birliği bindirmesi
commercial loading
(Askeri) Bknz. "Administrative Loading"
continuous loading
sürekli yükleme
convoy loading
(Askeri) KONVOY YÜKLEMESİ: Birliklerin, teçhizat ve ikmal maddeleriyle birlikte mutlak surette aynı gemiye değil de, aynı hareket grubu içindeki gemilere yüklenmesi. Ayrıca bak. "loading" (Not. NATO "ship" kelimesi yerine "vessel" kelimesini kullanmaktadır)
convoy unit loading
(Askeri) BİRLİK KONVOY YÜKLEMESİ: Bak. "convoy loading"
cooper loading
katar yükü
cross loading
(Askeri) (PERSONNEL) ÇAPRAZ YÜKLEME: Birliklerin iki veya daha fazla çıkartma veya hava indirme bölgesinde çıkartılabilecek ya da indirilebilecek Şekilde bindirilerek, sevk sırasında birlik bütünlüğünün sağlandığı bir yükleme/bindirme sistemi. Bknz. "loading"
crystal loading
(Nükleer Bilimler) kristal yükü
davit loading
(Askeri) MATAFORADA YÜKLEME: Bknz. "rail loading". DAVY CROCKETT (BATTLE GROUP WEAPON SYSTEM): DAVY CROCKETT (MUHAREBE GRUBU SİLAH SİSTEMİ): Nükleer harp başlıklı bir ateş gücü sağlayan seyyar bir rampa. Esas itibariyle tepkisiz bir silah olup, hava ulaştırma vasıtaları ile taşınabilir; bir jipe, traktöre veya zırhlı personel aracına monte edilebilir. Ve sadece iki kişi tarafından kullanılabilir. Bunun bir modeli insan tarafından taşınmaktadır
density of loading
(Askeri) İMLA KESAFETİ: Bir silahın barut haznesine doldurulan barutun yoğunluğu. Bu yoğunluk, sevk barutu ağırlığının, barut haznesini dolduracak 39.20°F deki arıtılmış su miktarı ağırlığına oranıdır
despatch loading only
(Ticaret) yalnız yüklermede dispeç
diffraction loading
(Askeri) KUVVET BÖLÜNMESİ
disc loading
(Havacılık) disk yüklemesi
drag loading
(Askeri) sürükleme dalgası
drag loading
(Çevre) sıvı sürtünme yüklemesi
drag loading
(Askeri) SÜRÜKLEME DALGASI: Patlama dalgalarını taşıyan geçici rüzgarlar nedeniyle bir cisim veya yapı üzerinde oluşan kuvvet. Sürüklenme basıncı dinamik baskının bir ürünüdür ve sürüklenme katsayısı yapının ya da cismin şekline (veya geometrisine) bağlıdır. Bak. "dynamic pressure"
eccentric loading
eksantrik yükleme
eccentric loading
merkezdışı yükleme
endurance loading
(Askeri) revizyon yedeği yükleme
endurance loading
(Askeri) REVİZYON YEDEĞİ YÜKLEME: Aşağıdaki niteliklere sahip revizyon maddelerinin normal olarak, revizyonlar arasındaki ay miktarı kadar bir süre için, gemide depolanması. a) Fiyatça düşük b) Hafif ve hacimce küçük c) Tahmini kullanma oranında d) Bozulmayacak. Ayrıca bakınız: "Loading"
equilibrium loading
(Havacılık) dengeli yükleme
finite loading
sonlu yükleme
fuel loading
(Nükleer Bilimler) yakıt yükleme
fuel loading machine
(Nükleer Bilimler) yakıt yükleme makinesi
general supplies and maintenance loading
(Askeri) İKMAL MADDELERİ VE BAKIM MALZEMESİ YÜKLEMESİ: Bir geminin, sadece ikmal maddeleri ve bakım malzemesi ile yüklemesi
grate loading
ızgara yüklenmesi
gravity loading
yerçekimi yüklemesi
highway loading
karayolu yükü
horizontal loading
(Askeri) YATAY YÜKLEME: Yükün, bir geminin birden çok ambarına veya bir konvoyun birden çok gemisine istiflenmesi
incremental loading analysis
artan yükleme analizi
international loading gauge
(Askeri) uluslararası yük göstergesi
lane loading
şerit yükü
manual loading
(Tarım) elle yükleme
net loading
(Askeri) AĞLAR VASITASIYLA İNDİRME: Kıtaların nakliye gemilerinden çıkarma araçlarına, ağlar vasıtasıyla bindirilmesi
nose loading device
(Havacılık) burundan yükleyici araç
now loading
(Bilgisayar) şimdi yükleniyor
offshore loading
(Askeri) açık deniz yüklemesi
organizational unit loading
(Askeri) KITACA BİNDİRME; KITACA YÜKLEME: Bir bindirme ve yükleme usulü. Bu usulde; teşkiller, bütün teçhizat ve malzemeleri ile birlikte, aynı araç üzerinde taşınır. Fakat, bu bindirme ve yükleme, kıta ve teçhizatın aynı zamanda bindirilmesini mümkün kılacak şekilde-yani muharebe bindirmesi ve muharebe yüklemesi (combat loading) şeklinde-yapılmaz
partial loading
bölümsel yükleme
partial loading
kısmi yükleme
passenger loading
(Havacılık) yolcu bindirme
phantom circuit loading coil
(Elektrik, Elektronik,Teknik) fantom devre yükleme bobini
pigment loading
(İnşaat) pigment yükleme
plate loading test
plaka yükleme deneyi
preload loading
(Askeri) ÖN YÜKLEME, İLK YÜKLEME: Bir gemiye, bir başka limanda esas yükleme yapılmadan önce, seçilmiş maddelerin daha önceki bir limanda yüklenmesi
premium loading
(Sigorta) prim yüklemesi
principal loading case
asal yük durumu
principal loading case
ana yük durumu
principal loading case
ana yük hali
profile loading plan
(Askeri) kesit yükleme planı
profile loading plan
(Askeri) YÜKLEME PLANI KESİTİ; KESİT YÜKLEME PLANI: Yüklenmiş bir geminin; ambarlara istiflenmiş malzeme yükledikleri ambarlarda gösterilmiş teferruatlı listesiyle birlikte şematik kesiti. Bak. "stowage plan"
profile loading plan
(Askeri) yükleme planı kesiti
railway loading
demiryolu yüklemesi
railway loading ramp
(Askeri) DEMİRYOLU YÜKLEME RAMPASI: Bir yolun sonunda veya yanındaki vagon taban seviyesinde hazırlanmış eğik platform
railway loading ramp
(Askeri) demir yolu yükleme rampası
resumption of loading
tekrar yükleme
ribbon loading
şerit yükleme
selective loading
(Askeri) kontrollü yükleme
selective loading
(Askeri) KONTROLLÜ YÜKLEME: Teçhizat ve ikmal maddelerinin gemide, birliklere dağıtımı kolay olacak şekilde tertibi ve istiflenmesi. Ayrıca bakınız: "loading"
self loading
yarı otomatik (tabanca)
self loading
(Askeri) OTOMATİK DOLDURUŞLU: Boş mermi kovanını dışarı atmak ve atım yatağına atışa hazır bir mermi sürmek için, geri tepme kuvvetinden veya gaz baskı kuvvetinden faydalanmak suretiyle ateşli silahların kendi kendine dolduruş yapmaları. Buna, bazen (self-chambering) da denir
separate loading round
(Askeri) terkipsiz cephane atımı
separate loading round
(Askeri) keseli cephane atımı
separate loading round
(Askeri) KESELİ ATIM: Terkipsiz keseli cephane atımı. Bak. "separate loading ammunition"
ship lighterage control point; ship's loading characteristics pamphlet
(Askeri) gemi yükleme ve boşaltma layterleri kontrol noktası; gemi yük özellikleri kitapçığı
static loading test
statik yükleme deneyi
static loading test
statik yükleme testi
stationary loading bridge
(Havacılık) sabit yükleme köprüsü
tactical loading
(Askeri) TAKTİK YÜKLEME, MUHABERE YÜKLEMESİ: Bak "unit loading" ve "combat loading"
three point loading
(Askeri) üç nokta inişi
three point loading
(Askeri) ÜÇ NOKTA İNİŞİ: Bir uçakta, tekerlekle kuyruğun aynı anda zemine temas ettirilmesi suretiyle yapılan iniş
trial loading
test yüklemesi
uniform loading
üniform yükleme
uniform loading
düzgünyayılı yükleme
unit loading
(Askeri) BİRLİK YÜKLEMESİ: Askeri birliklerin teçhizat ve ikmal maddeleriyle birlikte aynı gemi, uçak veya kara araçlarına yüklenmesi. Ayrıca bak "combat loading"
unit loading officer
(Askeri) BİRLİK BİNDİRME VE YÜKLEME SUBAYI: Belirli bir gemiye bindirilecek olan bir askeri birlikten görevlendirilmiş bir subay. Bu subay, amfibi harekat için kıtaları bindirme ve indirme ikmal maddeleri ve malzemeyi yükleme ve boşaltma işlerini planlar ve buna nezaret eder. Bütün planlar ve yükleme teferruatını, (bindirme subayı "embarkation officer") ile birlikte koordine eder
vertical loading
(Askeri) UÇAĞIN ANİ OLARAK DİKEY İRTİFA KAZANMASI
vertical loading
düşey yükleme
Английский Язык - Английский Язык
cargo; "a loading dock"; "a loading chute is used to drive cattle into a truck or other conveyance
designed for use in loading e
loading
Present participle of load
loading
A load, especially in the engineering and electrical engineering senses of force exerted, or electrical current or power supplied

The loading on the generators peaks during the early evening.

loading
The action of the verb to load

The loading of hazardous cargoes is not permitted.

loading screen
A graphical display shown while a program loads (e.g. from cassette tape), comparable to the splash screen in modern software

So, as long as you don't mind the substantial lack of 'player involvement', and the strange purple-skinned people on the loading screen, Tie-Break is a neatly put-together and enjoyable game.

loading screens
plural form of loading screen
loading space
The shaped cavity in a compression mold in which the substance to be molded is loaded
loading zone
An area of a street or a parking lot indicating that spot is only to be used for the immediate loading or unloading of passengers, baggage or freight, or short term parking (10 minutes or less) is permitted for that purpose
loading zones
plural form of loading zone
loading dock
A loading dock is an architectural fixture where trucks may be loaded and unloaded. They are commonly found on large commercial and industrial buildings
loading
The rate of introduction of a constituent or contaminant to a receiving water from the environment, significant in relation to the volume and circulation of the receiving water, problems occur when high loadings occur into receiving waters with limited assimilative capacity
loading
weight to be borne or conveyed
loading
The transfer of funds from a demand deposit account in a bank to an online account (e g a CyberCash demand deposit account) so that the funds can be sent over the net to another company or individual
loading
(n ) The process of putting the machine-language instructions of a program into memory
loading
Generic term for the various loads, where relevant, exerted on a structure or elements of a structure including wind loads, snow loads, imposed loads for example those associated with accidental human impact, and dead loads such as self weight
loading
The extent to which an individual is charged more than the "standard" or "average" rate for their insurance
loading
the correlation between a variable and a factor See factor pattern coefficients, factor structure coefficients
loading
the labor of loading something; "the loading took 2 hours" the ratio of the gross weight of an airplane to some factor determining its lift
loading
the amount of a material entering a system over a given time interval
loading
A load; cargo; burden
loading
Loading is a system for adding regularly spaced inductance units to a circuit to improve its transmission characteristics
loading
The process of getting the driver and crew or brakeman into the sled
loading
The addition of a substance to a water body
loading
designed for use in loading e g cargo; "a loading dock"; "a loading chute is used to drive cattle into a truck or other conveyance"
loading
The amount added to net premiums to cover the company's operating expenses and contingencies The loading includes the cost of securing new business, collection expenses, and general management expenses Precisely: The excess of the gross premiums over net premiums
loading
{i} act of a person or thing that loads; something loaded, burden
loading
The total amount added to an insurance policy's net premium to cover all of the insurer's costs of doing business
loading
The act of putting a load on or into
loading
a quantity that can be processed or transported at one time; "the system broke down under excessive loads"
loading
The total amount of material (sediment or nutrients for example) entering a water body via streams, overland flow, precipitation, direct discharge, or other means over a specific time period (often annually)
loading
The amount added to the pure insurance cost to cover the cost of the operations of an insurer, the possibility that losses will be greater than statistically expected, and fluctuating interest rates on the insurer's investments The "pure" insurance cost is that portion of the premium estimated to be necessary for losses (G)
loading
to take on or in; just as one might load a laundry machine, a program might load in data; just as one might put things on a truck (up-load) or take things off the truck (down-load), one might upload files to a server computer or download files from a server computer
loading
The process of bringing cargo into a means of transport or equipment
loading
An additional rate or premium added to a basic rate or premium because of the additional risk involved for the insurance company
loading
The force on an object or structure or element of a structure The loading due to blast is equal to the net pressure in excess of the ambient value multiplied by the area of the loaded object, etc See Diffraction, Drag loading
loading
A charge that the insurer adds to the net premium to produce the gross premium actually paid by the policyowner The loading is designed to cover the operating expenses of the company, to compensate the company for the loss of income when policies lapse and to provide margins for profits and contributions to surplus
loading
The extent to which an individual is charged more than the "standard" or "average" rate for their insurance This can be due to a bad claims history, age and sometimes even your gender
loading
The amount that must be added to the pure premium for expenses, profit, and a margin for contingencies
loading
the ratio of the gross weight of an airplane to some factor determining its lift
loading
The process of creating a process for running an executable program file and setting up that process by copying (loading) the executable file
loading
goods carried by a large vehicle
loading
the labor of loading something; "the loading took 2 hours"
loading
Syn: Charging In kiln drying, refers to the placement of the stickered packages or kiln truckloads of lumber or other wood products in the dry kiln preparatory to starting the kiln run
loading
The amount added to the pure premium for any type of insurance of a pension program to cover expenses, profits, and/or possible deviation of experience
loading and unloading of freight
loading or unloading of goods on a ship and arranging them in warehouses
loading apron
{i} mobile platform on a ship that enables cars or other cargo to be moved on and off
loading area
a stop where carriers can be loaded and unloaded
loading bay
an area at the side of a large shop or warehouse from which goods are taken off or put onto trucks
loading dock
a platform where trucks or trains can be loaded or unloaded
loading of overhead expenses
charging of a business' overhead costs to different accounts (such as rental costs vs. production costs)
loading program
A sequence of instructions that starts the processing of a computer program entered by means of an automatic input device
loading zone
a stop where carriers can be loaded and unloaded
breech-loading
Such that ammunition is loaded at the rear of the bore
muzzle-loading
Describing a gun in which the ammunition is loaded at the front of the barrel
slot-loading disc drive
A feed drive
unit per capita loading
Population equivalent or unit per capita loading, (PE), in waste-water treatment is the number expressing the ratio of the sum of the pollution load produced during 24 hours by industrial facilities and services to the individual pollution load in household sewage produced by one person in the same time
surface loading rate
(Mühendislik) The surface loading rate is a hydraulic loading factor expressed in terms of flow per surface area. This factor is also referred to as the “surface settling rate” or “surface overflow rate.”
bill of loading
bill of lading, document stating information concerning a shipment of goods
breech-loading
(of guns) designed to be loaded at the breech
carbohydrate loading
A dietary practice that increases carbohydrate reserves in muscle tissue through the consumption of extra quantities of high-starch foods. Some marathoners and other endurance athletes follow this practice prior to competition
carbohydrate loading
a diet of foods high in starch that increases carbohydrate reserves in muscles; "carbo loading is used by endurance athletes just before competing
front-end loading
deducting of a portion of the cost of a loan from the actual sum received by the borrower
muzzle-loading
(of firearms) taking the projectile or cartridge through the muzzle
power loading
the ratio of the weight of an airplane to its engine power
power loading
The ratio of the gross weight to the horsepower rating of the rotorcraft's engine
power loading
System loads and ejects CD or tape automatically
power loading
The weight of an aircraft divided by its maximum horse power
power loading
- The system loads and ejects CD or tape automatically
self loading rifle
rifle that loads a new bullet after each round of firing
self-loading
independently loading
span loading
the ratio of the weight of an airplane to its wingspan
surface loading
The weight supported per square unit of surface; the quotient obtained by dividing the gross weight, in pounds, of a fully loaded flying machine, by the total area, in square feet, of its supporting surface
wing loading
the ratio of the weight of an airplane to its wing area
wing loading
The gross weight of an airplane divided by the wing area. Used in stress analysis
loading(a)
Избранное