liberty; permission; allowance

listen to the pronunciation of liberty; permission; allowance
Английский Язык - Турецкий язык

Определение liberty; permission; allowance в Английский Язык Турецкий язык словарь

may
{f} mümkün olmak
may
{f} ebilmek
may
{f} abilmek
may
{f} olası olmak
may
bilmek

Bir otelde yangın kaçışının nerede olduğunu bilmek hayatınızı kurtarabilir. - Knowing where the fire escape is in a hotel may save your life.

Bizim her an ölebilir olduğumuzu bilmek üzücü. - It's sad to know that we may die any moment.

may
yardımcı f. (might) -ebilmek, -meli, -malı (İzin/olanak/olasılık belirtir.): May I have a drink of water? Bana bir bardak su verir misin? He
may
Mayıs

Nisan yağmurları mayıs çiçeklerini getirir. - April showers bring May flowers.

Mayıs ayının başında Osaka'ya vardılar. - They arrived in Osaka at the beginning of May.

may
akdiken çiçekleri
may
(olasılık belirtir) -ebilmek
may
(izin belirtir) -ebilmek
may
(dilek belirtir) --ir inşallah
Английский Язык - Английский Язык
may
liberty; permission; allowance
Избранное