kullanılır

listen to the pronunciation of kullanılır
Турецкий язык - Английский Язык
available , usable
consumable
usable
useable
available
kullanılır en
working width
kullanılır uzunluk
useful length
kullan
{f} using

By using Tatoeba one learns languages. - Bir insan Tatoeba'yı kullanarak dil öğrenir.

He broke the machine by using it incorrectly. - O, yanlış kullanarak makineyi bozdu.

kullan
{f} used

The gym is used for the ceremony. - Spor salonu, tören için kullanıldı.

Uranium is used in the production of nuclear power. - Uranyum, nükleer gücün üretiminde kullanılmaktadır.

kullan
{f} exploiting

Some people try to gain advantage by exploiting their personal contacts. - Bazı insanlar kendi kişisel bağlantılarını kullanarak avantaj kazanmaya çalışır

kullan
{f} ply
kullan
utilize

I want you to utilize that object. - O nesneyi kullanmanı istiyorum.

Atomic energy can be utilized for peaceful purposes. - Atom enerjisi barışçıl amaçlarla kullanılabilir.

kullan
used to

That car dealer gave me a bum steer when he told me this used Toyota was in good condition. - O araba satıcısı bu kullanılmış Toyota'nın iyi durumda olduğunu söylediğinde bana yanlış bilgi vermiş.

That's the computer he used to write the article. - O, onun makaleyi yazmak için kullandığı bilgisayardır.

kullan
make use of

The frail old man stubbornly refused to make use of a wheelchair. - Çelimsiz yaşlı adam inatla bir tekerlekli sandalyeyi kullanmayı reddetti.

Many young people make use of their summer vacation to climb Mt. Fuji. - Birçok genç insan yaz tatilini Fuji Dağına tırmanmak için kullanıyor.

kullan
{f} use

Uranium is used in the production of nuclear power. - Uranyum, nükleer gücün üretiminde kullanılmaktadır.

Image Viewer is an image viewing software. This software is a very small program. This software has basic functions only. This is translatable by Tatoeba Project users. - Image Viewer bir resim görüntüleme yazılımıdır. Bu yazılım çok küçük bir programdır. Bu yazılımda sadece basit fonksiyonlar var. Bu, Tatoeba Project kullanıcıları tarafından çevrilebilir.

kullan
{f} exploit

The police found two crushed mobile phones in a trash can near the site of the killings and are attempting to exploit the data contained in them. - Polis cinayetlerin bulunduğu yere yakın bir çöp kutusunda ezilmiş iki cep telefonu buldu ve onların içerdikleri veriyi kullanmaya çalışıyor.

Some people try to gain advantage by exploiting their personal contacts. - Bazı insanlar kendi kişisel bağlantılarını kullanarak avantaj kazanmaya çalışır

kullan
wield

Sami was wielding a knife. - Sami bir bıçak kullanıyordu.

Do you know how to wield an épée? - Epeyi nasıl kullanacağını biliyor musun?

kullan
get round
kullan
got round
kullan
(Bilgisayar) play

Avoid prolonged use of the console. To help prevent eye strain, take a break of about 15 minutes during every hour of play. - Kumanda panelinin uzun süreli kullanımdan kaçının. Göz yorgunluğunu önlemek için, oyunun her saati boyunca yaklaşık 15 dakikalık bir mola verin.

Notice how the player uses his elbows. - Oyuncunun dirseğini nasıl kullandığına dikkat edin.

haricen kullanılır
for external use
sık kullanılır
(Bilgisayar) used often
tip, model ve/veya dizi (ayrıca TMS olarak da kullanılır)
(Askeri) type, model, and/or series (also as TMS)
kullanılır
Избранное