kovala

listen to the pronunciation of kovala
Турецкий язык - Английский Язык
chase
{f} hound
chivy
kovalamak
pursue
kovalamak
chase

A gust of wind blew Curdken's hat away, and he had to chase it over hill and dale. - Bir rüzgar esintisi Curdken'in şapkasını uçurdu, ve o onu tepe ve vadinin üzerinde kovalamak zorunda kaldı.

Sami gave up the chase. - Sami kovalamaktan vazgeçti.

kovalamak
{f} hunt
kovalamak
follow
kovalamak
chivy
kovalamak
course
kovalamak
go after
kovalamak
give chase to
kovalamak
persue
kovalamak
give chase
kovalamak
run after
kovalamak
tag along

Do you want to tag along? - Kovalamak istiyor musun?

kovalamak
run out
kovalamak
follow up
kovalamak
to chase, to pursue, to run after
kovalamak
tag after
kovalamak
to chase, try to catch or get, pursue
kovalamak
drive
kovalamak
tag

Do you want to tag along? - Kovalamak istiyor musun?

Турецкий язык - Турецкий язык

Определение kovala в Турецкий язык Турецкий язык словарь

kovalamak
Yarışta, kaçmakta olan koşucu veya koşucuları yakalamaya çalışmak
kovalamak
Bir şeyin arkasına düşüp elde etmeye veya bir sonuca bağlamaya çalışmak, izlemek, takip etmek
kovalamak
Bir şeyin arkasına düşüp elde etmeye veya bir sonuca bağlamaya çalışmak, izlemek, takip etmek: "Geceler günleri, günler geceleri kovalıyor..."- Y. K. Karaosmanoğlu
kovalamak
Kaçanın arkasından koşmak, yakalamaya çalışmak
kovalamak
Kaçanın arkasından koşmak, yakalamaya çalışmak: "Çoban çocukları, kuşun geldiğini görmüş olacaklar ki, kovaladılar."- M. Ş. Esendal
kovalamak
Kovmak
kovala
Избранное