inholder

listen to the pronunciation of inholder
Английский Язык - Турецкий язык

Определение inholder в Английский Язык Турецкий язык словарь

inhabitant
{i} sakin

Şehrin sakinleri içme suyu için nehre bağlıdır. - The inhabitants of the city depend upon the river for drinking water.

Abd sömürgesi olduğundan beri Porto Riko'nun devlet başkanı Abd devlet başkanıdır ama Porto Riko sakinlerinin Abd devlet başkanlığı seçimlerinde oy kullanmasına izin verilmez. - Since Puerto Rico is a US colony, Puerto Rico's head of state is the President of the USA, but inhabitants of Puerto Rico are not allowed to vote in US presidential elections.

inhabitant
ikamet eden
inhabitant
{i} yerli
inhabitant
{i} oturan kimse
inhabitant
{i} (bir yerde) oturan kimse, sakin
inhabitant
oturan

Kaç tane oturan kişi var? - How many inhabitants are there?

Libya'daki Yefren şehrinin 30.000 oturanı var. - The city of Yefren in Libya has 30,000 inhabitants.

inhabitant
ikamet eden kimse
inhabitant
oturan kimse (bir yerde)
inhabitant
yerleşik halk

Aslında, yerleşik halk radyoaktif ışınlara maruz kalmaktadır. - In fact, the inhabitants have been exposed to radioactive rays.

Английский Язык - Английский Язык
The active forces of nature
An indweller, or anything indwelling; inhabitant; occupant
{i} inhabitant
An inhabitant
inholder
Избранное