in equal degree or extent.

listen to the pronunciation of in equal degree or extent.
Английский Язык - Турецкий язык

Определение in equal degree or extent. в Английский Язык Турецкий язык словарь

equally
eşit olarak

Kazanmak için ister Lions'ları ister Tiger'ları seç, sonucu şansa bağlıdır. Çünkü her iki takım eşit olarak güçlüdür. - Whether you pick the Lions or Tigers to win, the result will be a toss-up because both teams are equally strong.

Pastayı eşit olarak paylaşmak zorundasın. - You have to share the cake equally.

equally
eşit ölçüde

Her dil konuşanları için eşit ölçüde değerli ve kıymetlidir. - Every language is equally precious and valuable to its speakers.

Beyaz erik brendisi bir kompostoda eşit ölçüde lezzetlidir. - Mirabelles are equally delicious in a compote.

equally
aynı derecede

Her ikisi de aynı derecede makul. - Both are equally plausible.

Tom aynı derecede suçludur. - Tom is equally guilty.

equally
eşit bir biçimde
equally
aynı derecede/eşit olarak
equally
müsavi olarak
Английский Язык - Английский Язык
equally

The gas stations are equally far from the highway.

in equal degree or extent.
Избранное