O, nasıl İngilizce mektup yazacağını bilmiyor.
- He doesn't know how to write a letter in English.
Daha önce İngilizce bir konuşma yaptın mı?
- Have you made a speech in English before?
O, günlüğünü İngilizce olarak tutar.
- She keeps her diary in English.
O, İngilizce olarak kendini çok iyi ifade etti.
- He expressed himself very well in English.
... Steven Rodriguez couldn't speak a word of English ...
... Is it English? ...