Bir cümlenin yüzlerce benzer varyasyonlarını çevirmenin nasıl hissettirdiğini biliyor musun?
- Weißt du, wie es sich anfühlt, wenn man hundert ähnliche Varianten eines Satzes übersetzt?
Bu ev yüz yıl önce inşa edildi.
- Dieses Haus wurde vor hundert Jahren gebaut.
Yüz elli kişi maraton yarışına girdi.
- One hundred and fifty people entered the marathon race.
Tatoeba'ya yüzlerce cümle yazmak isterdim ama yapmam gereken şeyler var.
- I would love to write hundreds of sentences on Tatoeba, but I've got things to do.
Yüzüncü doğum gününde birkaç gün içerisinde öldü.
- He died within a few days of his hundredth birthday.
O, yüzüncü doğum gününden birkaç gün önce öldü.
- He died a few days before his hundredth birthday.