Английский Язык - Турецкий язык
Определение hdqrs в Английский Язык Турецкий язык словарь
- headquarters
- karargâh
Ben acil olarak karargaha çağrıldım.
-I've been summoned to headquarters urgently.
Lee'nin karargahında askerlerden oluşan bir kalabalık bekledi.
-A crowd of soldiers waited at Lee's headquarters.
- headquarters
- merkez
Twitter'ın genel merkezini ziyaret etmedim.
-I didn't visit the headquarters of Twitter.
Tom tutuklandı ve hemen merkeze götürüldü.
-Tom was arrested and immediately taken to headquarters.
- headquarters
- {i} karakol
Tom polis karakoluna götürüldü.
-Tom has been taken to police headquarters.
- headquarters
- merkez büro
- headquarters
- i. karargâh, garnizon, kumanda merkezi; genel merkez, merkez büro, merkez; karakol
- headquarters
- (Askeri) KARARGAH, KOMUTA UNSURU, KOMUTA UNSURLARI: İdari veya taktik bir birlik ve teşekkülün, karargah şube ve kısımlarını idare ve koordine eden subay ve erat grubu. Karargah ve komuta unsurları, genellikle birlik komutanı ile komutanlık erkanını ve bunlara bağlı olarak, idare, istihbarat, muhabere ve lüzumlu diğer faaliyetlerle ilgili görevleri yerine getiren personeli içine alır. Buna "command element" de denir
- headquarters
- {i} garnizon
- headquarters
- {i} merkezde çalışanlar
- headquarters
- merkezde çaIışanlar
- headquarters
- (isim) karargâh, garnizon, kumanda merkezi, genel merkez, merkez, karakol
Связанные Термины
Английский Язык - Английский Язык
Определение hdqrs в Английский Язык Английский Язык словарь
- main command center, central command, center of operations
- headquarters