Турецкий язык - Английский Язык
Определение halısız в Турецкий язык Английский Язык словарь
- uncarpeted
- {s} without carpets or rugs, bare
- not carpeted; "bare uncarpeted floors
- halı
- carpet
I will have to get rid of this worn-out carpet.
-Ben bu yıpranmış halıdan kurtulmak zorunda kalacağım
We want a new carpet.
-Biz yeni bir halı istiyoruz.
- halı
- rug
Do you have the stuff you need to make the rug?
-Halı yapmak için ihtiyacın olan gerekli şeyler var mı?
Tom was vacuuming the rug while Mary was mopping the kitchen floor.
-Mary mutfak zeminini paspaslarken Tom halıyı temizliyordu.
- halı
- carpeting
In hotels, it's customary to install wall-to-wall carpeting.
-Otellerde duvardan duvara halı yerleştirmek gelenekseldir.
Hotels usually install wall-to-wall carpeting.
-Oteller genellikle duvardan duvara halı döşerler.
- halı
- wilton
- halı
- floor covering
- halı
- carpet, rug
Связанные Термины
Турецкий язык - Турецкий язык
Определение halısız в Турецкий язык Турецкий язык словарь
- Halı
- (Osmanlı Dönemi) KI'DE
- Halı
- (Osmanlı Dönemi) BERCED
- Halı
- haba
- halı
- Yere veya mobilya üstüne serilmek, duvara gerilmek için, çoğu yünden dokunan, kısa ve sık tüylü, nakışlı, kalın yaygı: "Pencerelerden Türk kadınlarının dokuduğu halılar ve seccadeler sarkıyor."- F. R. Atay
- halı
- Yere veya mobilya üstüne serilmek, duvara gerilmek için, çoğu yünden dokunan, kısa ve sık tüylü, nakışlı, kalın yaygı
Связанные Термины
halısız
Расстановка переносов
ha·lı·sızResimler
История
Избранное