give birth, bear

listen to the pronunciation of give birth, bear
Английский Язык - Турецкий язык

Определение give birth, bear в Английский Язык Турецкий язык словарь

birth
{i} doğum

Yarın benim doğum günüm. - Tomorrow is my birthday.

Doğum günü hediyesi olarak sana kalem aldım. - I got you a pen as a birthday present.

birth
neşet
birth
doğuş

O, doğuştan bir Amerikalıdır. - She is an American by birth.

Bugün sabah bir kelebeğin doğuşunu gördüm. - Today in the morning, I have seen the birth of a butterfly.

birth
dünyaya getirme
birth
başlangıç
birth
doğurma

Mary en fazla iki çocuk doğurmayı istemektedir. - Mary intends not to give birth to more than two children.

Bu gerçek bir hikaye. Bir kadın, doğurmak için ünlü bir kadın-doğum kliniğine yatırıldı. - This is a true story. A woman was admitted to a reputed obstetrics clinic to give birth.

birth
sop
birth
{i} soy
birth
{i} doğma
birth
birthri
birth
{i} kaynak

Sami'nin doğumu evlilik dışı bir ilişkiden kaynaklandı. - Sami's birth resulted from an extramarital affair.

birth
nesep
birth
{i} yavrulama
birth
{i} nesil
birth
birth control doğum kontrolü
birth
{i} köken
Английский Язык - Английский Язык
{f} birth
give birth, bear
Избранное