gespritztes medikament

listen to the pronunciation of gespritztes medikament
Английский Язык - Турецкий язык

Определение gespritztes medikament в Английский Язык Турецкий язык словарь

injection
(İnşaat) püskürtme
injection
(Tıp) içitim
injection
(Tıp) injeksiyon
injection
(Tıp) şırınga
injection
(Kimya) iğne yapma
injection
iğne

Sami zehirli iğneyle ölüme mahkum edildi. - Sami was sentenced to die by lethal injection.

Tom'un bu gece öldürücü iğneyle ölmesi planlandı. - Tom is scheduled to die by lethal injection tonight.

injection
{i} zerk
injection
{i} lavman
injection
enjeksiyon,enjekte
injection
{i} enjekte etme
injection
injection cock püskürtme musluğu
injection
{i} enjeksiyon

Onun birkaç botox enjeksiyonu aldığını düşünüyorum. - I think she's had a few Botox injections.

O, morfin enjeksiyonları ile kontrol altında tutuldu. - She was kept under with morphine injections.

injection
içeriye atılan şey
injection
(Tıp) Enjeksiyon, ilaçların şırınga ile vücuda zerki
injection
islim kazanına soğuk su sıkma
injection
konu dışı bir fikri ortaya atma
injection
{i} sokulma
Немецкий Язык - Английский Язык
drug injected
injection
injection solution