geçende

listen to the pronunciation of geçende
Турецкий язык - Английский Язык

Определение geçende в Турецкий язык Английский Язык словарь

geçen
last

He began to work for that company last year. - O, geçen yıl o şirket için çalışmaya başladı.

Thanks to the amusement park built last year, the city has become popular. - Geçen sene kurulan lunapark sağolsun şehir popüler oldu.

geçen
{s} late

Spring has come later this year compared with last year. - Geçen yılla karşılaştırıldığında bahar bu yıl geç geldi.

Kelly's latest book appeared last week. - Kelly'nin son kitabı geçen hafta çıktı.

geçen
passing

The passing car splashed muddy water on me. - Geçen araba bana çamurlu su sıçrattı.

Dan landed onto the roof of a passing van. - Dan geçen bir kamyonetin çatısına indi.

geçen
{s} former

The other day I met my former neighbour in the city. - Geçen gün kentte eski komşuma rastladım.

geçen
past

Sentences past this ID are sentences added by contributors of Tatoeba Project. - Bu ID ile geçen cümleler Tatoeba Projesine katkıda bulunanlar tarafından eklenen cümlelerdir.

Tom calculated that he had given Mary over 34,000 dollars in the past six months. - Tom Mary'ye geçen altı ay içinde 34,000 dolardan daha fazla verdiğini hesapladı.

geçen
(Bilgisayar) elapsed
geçen
passed

His brother passed away last month. - Onun erkek kardeşi geçen ay öldü.

Her father passed away last week. - Babası geçen hafta öldü.

geçen
other

I lost my camera the other day. - Geçen gün kameramı kaybettim.

She bought a new house the other day. - O, geçen gün yeni bir ev satın aldı.

geçen
transitive
geçen
last, past
geçen
in excess of
geçen
yester

Why didn't you call me yesterday evening? - Geçen akşam neden beni aramadın?

I moved to a new house last week, and I studied in the library yesterday. - Geçen hafta yeni bir eve taşındım ve dün kütüphanede ders çalıştım.

geçen
hereinabove
Турецкий язык - Турецкий язык
Ne kadar geçtiği belli olmayan yakın bir zaman önce
Geçen
(Osmanlı Dönemi) MÜSABIK
Geçen
kaim
geçen
Belirsiz bir süre önceki, birkaç gün önceki
geçen
Bir önceki
geçen
Bir önceki (hafta, ay, yaz, kış vb.): "Yine bir gün o kızı geçen yıl gördüğü incirlikte bir daha gördü."- O. C. Kaygılı