gîr

listen to the pronunciation of gîr
Турецкий язык - Английский Язык

Определение gîr в Турецкий язык Английский Язык словарь

Gir tuşu
Enter key
gir-çık belgesi
triptyque, tryptique, tryptyque
gir
come in

We didn't hear you come in. - İçeri girdiğini duymadım.

May I come in? Yes, certainly. - İçeri girebilir miyim? Evet, kesinlikle.

gir
(Bilgisayar) sign in
gir
(Bilgisayar) retype
metin gir
(Bilgisayar) enter text
metni gir
(Bilgisayar) enter text
gir
incur
gir
got into

I can't believe that you actually got into Harvard. - Harvard'a gerçekten girdiğine inanamıyorum.

Tom broke the door window, reached inside, unlocked the door and got into the car. - Tom kapı camını kırdı, içeriye girdi, kapının kilidini açtı ve arabaya bindi.

gir
get into

Tom studied hard so he could get into college. - Tom çok çalıştı böylece üniversiteye girebildi.

It's possible that Tom will get into Harvard. - Tom'un Harvard'a girmesi mümkündür.

gir
fallen under
gir
{f} enter

For our children to be safe, please do not enter adult sites. - Çocuklarımızın güvenliği için, lütfen yetişkin sitelerine girmeyin.

This ticket allows two people to enter. - Bu bilet iki kişinin girmesine olanak tanır.

gir
gone into
gir
fell under
gir
fall under
gir
go into

Let's not go into details. - Ayrıntıya girmeyelim.

The system will go into operation in a short time. - Sistem kısa bir süre içinde hizmete girecek.

gir
went into
sıraya gir
get into the line
Турецкий язык - Турецкий язык
(Osmanlı Dönemi) f. (Giriften) "Tutmak, yakalamak" mastarının emir köküdür. Türkçedeki: yapan, tutan, tutucu, dağılan, yayılan gibi mânalara gelir. Kelimenin sonuna eklenir
DÂR Ü GİR
(Osmanlı Dönemi) Kavga, savaş, muharebe, harp, ceng