Bunun için tüm sorumluluğu kabul edeceğim.
- I will accept full responsibility for this.
Bunun için iyi bir neden vardı.
- There was a good reason for this.
Yardımın için sana çok fazla teşekkür edemeyiz.
- We cannot thank you too much for your help.
Her şeyden önce, konukseverliğin için sana teşekkür etmek istiyorum.
- First of all, I would like to thank you for your hospitality.
İyiliğiniz için size minnettarım.
- I am grateful to you for your kindness.
Karar vermek size kalmış.
- That's for you to decide.
Senin için akşam yemeği pişireyim mi?
- Shall I cook dinner for you?
İşte senin için bir mektup.
- Here is a letter for you.
Bay White onun için mahkemeye çıktı.
- Mr White appeared for him in court.
Her kim geç kalkarsa, onun için, yeterli ekmek olmayabilir.
- One who wakes up late, for him, there may not be enough bread.
Bu benim için çok zordu.
- This is very difficult for me.
Bu kitabı okumak benim için kolay.
- It is easy for me to read this book.
run for it.