O, kolayca ata bindi. - She mounted the horse with ease.
O, kolayca ata bindi.
She mounted the horse with ease.
O kolayca İngilizce yazıyor. - He writes English with ease.
O kolayca İngilizce yazıyor.
He writes English with ease.
İşi kolaylıkla yaptı. - She did the job with ease.
İşi kolaylıkla yaptı.
She did the job with ease.
O kolaylıkla yarışı kazandı. - He won the race with ease.
O kolaylıkla yarışı kazandı.
He won the race with ease.