Önce ben bir kendime yardım edeyim de sizi sonra düşünürüm.
- Im Vorfeld helfe ich mir selbst, erst dann denke ich an euch.
Bir kere daha uyuyacağız ve sonra Paskalya. İyi geceler ve tatlı rüyalar.
- Noch einmal schlafen und dann ist Ostern. Gute Nacht und süße Träume.
O zaman onu görmediğine inanmıyorum.
- I cannot believe you did not see him then.
O zamanda televizyon seyrediyordum.
- I was watching TV then.
O halde, ben sizin bugün gelmeniz gerektiğini düşünüyorum.
- In that case, I think you should come in today.
Ben ona daha sonra söylerim.
- I'll tell him so then.
İzlandaca bir cümlenin İngilizce bir çevirisi varsa ve İngilizce cümlenin Svahilice bir çevirisi varsa, daha sonra bu, dolaylı olarak İzlandaca cümle için Svahilice bir çeviri sağlayacaktır.
- If an Icelandic sentence has a translation in English, and the English sentence has a translation in Swahili, then indirectly, this will provide a Swahili translation for the Icelandic sentence.
Arkadaşım olmak istiyorsan, öyleyse arkadaşımın arkadaşı da olursun.
- If you want to become my friend, then also become the friend of my friend.
Öyleyse onu görmediğine inanamam.
- I cannot believe you did not see him then.
O takdirde, öyle olsun.
- In that case, so be it.
If you see a mistake, then please correct it.
- Wenn du einen Fehler siehst, dann korrigiere ihn bitte.
Then there is a problem...
- Dann haben wir ein Problem...